bu dünyaya yeni gözlerini açmış bir bebek yarınını göremeden veda edecek. ve bir çocuk küçücük, savaşın için de oyun oynamaya çalışan. arabalarıyla oynuyamayan; oynuyamayan değil aslında hiç oynuyacak bi arabası olmayan bir çocuk. mermiden arta kalan parçaları ayırıp lego gibi dizmiş herşeyden habersiz. sanki herşey bir oyunmuşcasına ordan oraya koşturan. bir bomba sanki havai fişekmişcesine farklı gelen ve o küçücük kalbinin atışını hızlandıran. ve bombadan arta kalan bir ölü beden. annesi. başucunda duran saçlarını okşuyan küçük bir çocuk. uyan hadi anne diyen. ve uyanmayan annesine ağlamaktan kızarmış gözlerle bakan bir çocuk. herşeyden habersiz bir çocuk. bu acıları hiç haketmeyen, doğum ile ölüm arasında yaşama hakkına sahipken bile yaşayamayan bedenler. körpecik, taptaze. bu durumu vareden, yaratan, can alan yaratıklar. hayat hiçte adil değil dedirtiyor insana..