kanaltürk'teki söz meclisi programından gözlediğim kadarıyla,ilerleyen yaşına rağmen isim, tarih, kısacası hafızası ve zekasıyla aşmış insandır. neslim adına konuşmak gerekirse genel olarak tanınmadan idam edilmiş, hiç bir söylediğini dinlenmemiş ve okunmamış insandır.fikirlerinin parlaklığı, hafızasının ışıltısı, dış politikadaki düşünceleriyle birlikte; içerde inançları yaşama özgürlüğünün bölücülük düzeyine çıkarmasıyla reddedilmeyi haketmiştir . bununla birlikte şu ana kadar hakkında edindiğim bütün öngörüleri de geri dönüşüm kutusuna atmamı sağlamıştır. her ne kadar shreider tarzında dünyayı değiştirme planlarına sahip olsa da, bu konuları düşünmüş ve en azından d 8 ile birlikte eyleme dökmeye çalışmış olması gerçekten takdire şayandır. bir insanın dünyayı değiştirme planı olup, kendini bunu yapabilecek konuma getirmeye çalışması ve ne azından eyleme girişmesi son derece önemlidir.
türk ve islam tarihinden yola çıkarak oluşturduğu siyasi düşüncesi çercevesinde, tarihi gerçekler ışığıyla geleceğe yönelik düşünceler oluşturduğu anlaşılmaktadır.
programda konuşulanları değerlendirecek olursa, akparti karşısında kullandığı renkli ve sert eleştirileriyle dikkat çekmektedir. özellikle akp kazlıçeşme mitingine katılanlar için sarkozy'nin dediği gibi bizansın torunları ama çağlayan mitingi için sultan fatihin torunları benzetmesi, türkiyeyi yıkıp orta doğuda büyük israil(!) kurmak isteyenleri ise* timsah benzetmesi ve bu timsahın alt dudağının ab, üst dudağının abd, kuyruğunun israil, gözdesinin ise işbirlikçiler olduğunu söylemesi alkışlanasıdır **.
sadece saadet partisinin seçim kazanması durumunda ülkeyi değil, dünyayı da değiştirme sözü vermiştir.oysaki milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olmayan biri olması ise acayip bir ironidir.
