izmir'de okudum ben. özel bir yurtta kaldım okuduğum süre boyunca. neyse; ilk gün aileden kopuşun ertesi günüydü. gözler şişmiş, saç baş dağılmış. giyinip oda arkadasıyla çıktık yurttan. sabahın da yedisi. kenkart diye bir olay varmış haberim yok, gelen otobüslerin hepsi dolu geçiyor. küçük bir şehirde yaşamış olan karvedilole inanılmaz zor geldi bunlar. okul falan umrumda değil, nasıl eve dönerim de tekrar eve yakın bir okul nasıl kazanırımın planlarını yapıyorum kafada. en sonun da bir otobüs bizi almayı başardı, şöförün yanı, camdan fırladık fırlıyacaz balık istifi gibi. bornova' da metro durağına geldik çile daha bitmemişti. 525 varmış birde. sallana sallana kampüse gittik. sonunda fakülteyi bulduk, hayal kırıklığı bir kat daha arttı. bu mu ulen kıçımızı yırttığımız, yıllarca didindiğimiz okul. ilk ders biyoistatistikdi, can arkadaşımla o derste tanışmıştım. teselli ettik birbirimizi, ürkektik ilk zamanlar. sonraları hepimiz birer kurda dönüştük ama neyse. çocukluk işte.