adı üzerinde baba ve piç 'kitabında' bunları yazan sahış. bahsettiğiniz bir kitap ve bu sözleri söyleyen de bir kitap karakteridir. kitaptaki hayali bir karakter herşeyi söyleyebilir. bir film veya roman kahramanı cinayet işledi diye yazarını cinayeti savunmak veya içselleştirmiş olmakla suçlayamazsınız efendim. roman karakteri "mına koyim" dedi diye yazar küfürbaz olmaz efendim. kitaptaki bir karakter türkler ermenilere soykırım uyguladı derken, bir diğeri "hayır öyle değil aslı böyledir" demektedir. yani olayın her iki tarafını da savunan, dile getiren insanlar vardır. kitabı okuyanlar bilir ki ana tema ermenilerin ve türklerin çokça birbirine benzediği, aslında çok iyi dostlar olabilecekken sebepsiz yere geçmişe saplanıp kalarak bu ortak noktaları görmezden geldikleridir. kitapta türkiye'de ki resmi tarih ve kati inkar politikası eleştirildiği gibi diaspora'nın olaya bakış açısı, dinmez tükenmez nefreti ve katı tutumu da eleştirilmektedir. çok şey söyleyen koskoca kitaptan tüm aldığınız şu iki cümle ise, size kattığı bununla sınırlı ise bir edebiyat eserini algılama da güçlük çekiyorsunuz demektir ki bu konuda yardımcı olamayacağım. okuduklarınızı taraf olmanın verdiği reflekslerle, tek yönlü olarak değil de idefiksliklerinizden sıyrılarak değerlendiriseniz çok daha sağlıklı olur. ayrıca elif şafak ermeni soykırımı -aa "sözde" demedim bak gördün mü resmi ideolojim çok kızacak- yapılmıştır da diyebilir. 301.cilerin fikir hürriyetine karşı bu ilkel tutumu hırant dink olayında olduğu gibi kanlı ve faşizan neticeler vermektedir. herkes resmi tarihin dayattığı gibi düşünmek zorunda değildir. hele bir roman karakteri ise hiç değildir. sanatı da "resmi" olana uydurmak, o gömleği giydirmeye çalışmak çabası tektipleştirme ucuzluğundan başka bir şeye yaramaz.