gülse birsel'in kendini tekrar etmesinin en güzel örneğidir. avrupa yakası diye bir dizi vardı hatırlarsınız. oradaki karadenizli uşağı aynen hiç bir uyarlama yapmadan aldı yalan dünya'ya koydu. hangi karakter biraz tutulursa sürekli ona sahneler yaptı. avrupa yakası'nda zaman zaman kubilay'ın aşırı ön plana çıkması sonra ortada gözükmemesi gibi. yani senaryoyu tepkilere göre düzenliyor. çok kötü diyemeyiz bu özelliğine fakat o nurhayat'ın ses tonu görmezden gelinecek gibi değildir. yalan dünya'nın gülistan'ı avrupa yakası'ndan tanıdık ama biraz uyarlanmış.
bu arada geçen gün zapping yaparken gördüm. avrupa yakası'na sonradan dahil olan timur acar* yalan dünya'ya da sonradan entegre olmuştur. bir de ara sıra böyle bazı karakterler hayal kuruyorlar falan. iki dizinin en büyük ortak yanlarından sanırım.
he tüm bunların vasfiye teyzeyle ne mi alakası var? avrupa yakası'nda hoşşik diyen dilber hala vardı hatırlar mısınız? işte vasfiye teyze ile bağlantısı o.