"Türkçeye Yerdeki Yıldızlar ismiyle çevrilen Taare Zameen Par, Aamir Khanın yapımcı, yönetmen ve oyuncu olarak bulunduğu bir eğitim sistemi eleştirisi filmidir. Film, dişleri bağımsızlık savaşı veren dislektik bir çocuğun idealist bir öğretmenle tanışmasıyla değişen hayatını konu ediniyor.
Ormandaki hayvanlar üzerinden yapılan meşhur bir teşbih vardır. Filmdeki temel vurgu da bu teşbihteki farklı türdeki hayvanların ortak müfredatla eğitilmesi neticesinde ortaya çıkan yıkımla ilgilidir. Hikâyede, uçma dersinde ayağı kırılan tavşan koşamaz hale, koşma dersinde tüyleri dökülen kuş uçamaz hale gelir falan filan. Sistemin en başarılısı da her şeyi yarım yapabilen yılanbalığı olur. Bu bağlamda filmin en öne çıkan sloganı, her çocuk özeldir olmuştur. Çünkü her çocuğun yetenekleri, eğilimleri, ilgi alanları farklıdır.
Filmin güçlü repliklerinden biri de yarışmaya meraklıysanız, yarış atları yetiştirindir. Zira bu, hayvan ile insan yetiştirme arasındaki farkı idrak edemeyenlere kallavi bir cevap niteliğindedir.
Doğrusu film, tektipçi anlayışı da yerden yere vurmaktadır. Filmin sloganı da bunu gösteriyor. Örneğin, öğretmenin Hitler selamıyla verdiği ironik tepki, tektipçi ve totaliter zihniyete anlamlı bir mesaj niteliği taşıyor. Neticede insan denilen varlık, seri imalatla üretilen bir resim değil, usta bir ressamın yarattığı eşsiz bir tablo gibidir.
Öte yandan film, ebeveyn-çocuk ilişkisinde de ciddi eleştiriler sunan bir filmdir. Filmde ilgisiz bir ebeveyn vardır. Çocuğun ilgi alanlarını, yönelimlerini, fikirlerini, isteklerini, hayallerini pek önemsemez.
Dislektik olan Ishaan, sadece sorun büyüyüp sosyal bir boyut kazandığında, yani ucu kendisine dokunduğunda müdahale etmeyi gerekli gören ebeveyne sahiptir. Yani sorun son aşamasına gelince ailenin gündemine girer. Aile, sürecin bütünüyle ilgilenme sorumluluğunu taşımak istemez. Bu yüzden, yaramaz ve tembel çocuklarını yatılı okula göndermekle sorunun hallolacağını düşünürler. Bir anlamda bencilliktir bu."