nükleer enerji bir bomba mıdır? ya da nükleer enerji ne kadar güvenlidir?
bu tip sorular, fiziğin f sini okumamış, anlamamış; lisede tüm sayısal derslerinden çakozlamış bir milletin en büyük korkusunu da içinde barındırır niteliktedir. nükleer enerji tehlikelidir.(!)
tarihin ilk devirlerinden beri insanlar bilmediği şeylerden korkmuşlardır. hatta onlara tapmıştırlar. sebebi ise gayet basit: insan bilmediğinden korkar.
cehaletin diz boyu olduğu, herkesin her şey hakkında yorum yapabildiği, kah kahve köşesinde vatan kurtaran siyasetçi, kah tribünde en mükemmel futbolcu, kah imam kah papaz olduğu memleketimizde nükleer enerji hakkında ilkokul terk veyahut fizikle, nükleer enerji ile alakasız bir üniversitede okuyan insanların yorum yapmasına şaşmıyorum.
bak yavrum. nükleer zararsızdır.
her düzenek ve her makinede olduğu gibi tedbirsiz olunduğu durumlarda tehlikeli olduğu aşikardır. tıpkı trafik kazası, tıpkı elektrik çarpması gibi. lakin bu, o şeyin zararlı olduğu anlamına gelmez.
bir kaç teknik terimle zararsız olduğunu aktarayım:
nükleeer santralin kalbi denile core, yani fisyon olaylarının oluştuğu, nükleer enerji elde etmede kullanılan elementinin (uranyum gibi), çekirdeklerinin bölünmeye uğradığı yere su gönderilir. bir taraftan soğuk giren su, yanma sonucu açığa çıkan su buharlaştırılarak elektrik jeneratörüne gönderilir ve elektrik elde edilir.
şimdi sorun şu: fisyon olayı bilindiği gibi; Bir nötronun, uranyum gibi ağır bir element atomunun çekirdeğine çarparak yutulması, bunun sonucunda bu atomun kararsız hale gelerek daha küçük iki ayrı çekirdeğe bölünmesi tepkimesidir. Fisyon sonucunda ortaya çıkan nötronların, ortamda bulunmakta olan diğer fisyon yapabilen atomların çekirdekleri tarafından yutularak, onları da aynı tepkimeye sokması ve bunun ardışık olarak tekrarlanmasıdır.
bu tekrarlanma kontrolden çıkarsa reaktör açığa çıkan enerji ve ısıdan ötürü aşırı ısınacak, core erimeye başlayacak veya patlama yapacaktır.
bu duruma ne sebep olur, bu nasıl önlenir?
çekirdek bölünmelerinin yani reaksiyonların aşırı artması, her bölünmeden sonra salınan nötron ve bunun diğer bir çekirdekle eşleşmesi ve yeni bir reaksiyon oluşturması, yani bu döngü kontrol edilmezse tehlikelidir.
bunu önlemek için coreun içinde moderatör denilen reaksiyonu kesen nötron yavaşlatıcıları bulunur. bu gerekli görüldüğünde yavaş yavaş santralin kalbine indirilerek reaksiyon sayısı azaltılır yani açığa çıkan enerji yani ısı düşürülür.
peki bu durumun gerekli olduğu zamanlar nasıl tespit edilir?
nükleer santralin tehlikeli olabileceği durumu nasıl tayin ederiz?
nükleer santralde güvenlik için çok önemli bir kaç terimden biri kritik nokta dır.
kritik nokta, dört çarpan bağıntısıyla bilinir. (sözlükde kullanılan editörün sembolleri gösterememesinden ötürü formülasyonu yazmıyorum.) ama kısaca anlatmak gerekirse; kritik nokta eğer 1 ise, reaktöre oluşan ve yakılan nötron sayısı eşittir. yani oluşan nötron sayısı eşittir enerji ve ısı derecesi kontrolünüzdedir.
birin altındaysa , oluşan nötron sayısı yakılandan azdır. bu durumda da rahatsınız.
eğer kritik nokta birin üzerinde ise, oluşan nötron sayısı yakılandan fazladır. yani nötron miktarı artma durumunda yani enerji ve ısını artması anlamına gelmektedri. bu durumda tehlikenin başladığını anlarsınız.
krtik noktayı kontrol ettğinizde reaktörü kontrol ettiniz demektir. krtik nokta birin üstüne çıkmaya başladığında; nötron oluşumunu engelleyen, reaksiyonu kesen kontrol çubuklarını üstten basarsınız. böylece kritik noktayı birin altına indirip yolunuza devam edersiniz.
reaktörü kontrol ettiğinizde de her türlü riski en aza indirdiniz demektir.
bunu yanında nükleer santraller her türlü terör saldırısına ve en yüksek ölçekli deprem riskine karşı imal edilirler.
insanımızı caydırıcı bir diğer nokta da, dünyada nükleer enerji üreten santrallerin kapatılması olayıdır.
bu duruma kesinlikle katılıyorum. çünkü her insan icadı şey gibi nükleer santrallerin de bir kullanma ömrü vardır. reaktörün tipine ve gücüne göre bu süre 30 yıl ile 60 yıl arası(veya daha üstü) değişmektedir. yani kullanımı dolan santraller insan ve çevre sağlığı açısından kapatılır. kimilerinin verdiği x ülke bile bile şu kadar kapatıyor martavalı buradan doğar. kapatıyor evet ama yenisini de yaptırıyor.
çernobilin insan hatası sonucu oluştuğunu herkes söylüyor. bizzat rus görevlileri bunu yıllar sonra itiraf ediyor. hatta patlama olduğundan çok sonra dünyaya burada patlama olduğu söylendi. reaktörde yapılan tehlikeli denemeler sonucu yaşanan bir olay ile ülkemizde nükleer karşıtı bir cephe oluşturulmak isteniyor.
--spoiler--
Ukrayna'nın Beyaz Rusya ve Rusya sınırları arasında bulunan Çernobil nükleer santralinde 26 Nisan 1986'da meydana gelen kazanın nedenleri, aradan 20 yıl seçtikten sonra Rus generaller tarafından da açıkça itiraf edilmeye başlandı.
Çok sayıda insanın hayatına mal olan Çernobil faciasının 20. yıldönümü dolayısıyla Rusya'nın RIAN Haber Ajansı'nda basın toplantısı düzenlendi. Çernobil Nükleer Santrali bölgesinde kurtarma operasyonları komutanı ve Çernobil Muharipleri Sosyal Yardımlaşma Merkezi Başkanı General Nikolay Tarakanov, yaptığı konuşmada meydana gelen kazanın tamamen insan hatası ürünü olduğunu vurguladı.
Tarakanov, "Çernobil faciası, eski Sovyet yöneticilerince işlenen bir insanlık suçudur" dedi. Çernobil santrali yöneticilerinin reaktörlerde gerçekleştirdikleri akılsız denemelerin 4. reaktörde patlamaya neden olduğunu ve tehlikeli radyasyon atıklarının tüm santrale yayıldığını kaydeden Tarakanov, çevre sakinlerinin tehlikeli bölgeden uzaklaştırılmasında çok geç kalınmasına rağmen, olaya ilk müdahalede bulunan ve aşırı radyasyondan hayatlarını kaybeden itfaiye ekiplerinin kahramanlık mücadelesi sergilediklerini söyledi.
Sovyet yöneticilerinin olaya tepki gösteren tüm bilim adamı ve ordu yetkililerini gözaltına alarak baskı altında tuttuğunu ve 800 bin askeri yüksek radyasyonlu bölgeye gönderdiğini belirten Tarakanov, "Bunların her biri birer insanlık suçlarıdır" dedi. Toplantıya katılan diğer konuşmacılardan eski Rusya Başbakanı ivan Silayev, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) silahı kuvvetleri Başkomutanı Vladimir Lobov, Rusya Avukatlar Birliği Başkanı Yuriy Sorokin gibi isimler de konuşmalarında Tarakanov'u desteklerken...
--spoiler--
en çevreci, en temiz enerji türü olmasına rağmen, sözüm ona bazı çevreci örgütlerin neden sadece türkiye de buna karşı çıktıklarını anlamıyor değilim.