gerçek anlamda yaşanmışlık sayabileceğim 1 ilişkim oldu bu zamana kadar. onda da çocukluk, gençlik, olgunluk her şeyi yaşadım en güzel haliyle. sonra şartları olduramadık, ayrıldık. yaşadığım şehire okumak için gelmişti o ve arkadaşlarıyla şirin bi evde yaşıyordu. geçen zamanlarla birlikte ben de evin bir ferdi olmuştum artık. evin diğer 2 sahibinin de kız arkadaşlarıyla kankaydık zaten 6 kişilik değişik bi hayatımız vardı o evde. mutlu mutsuz neler neler yaşadık. kimi zaman yalnız kalmak için kimi zaman paramız olmadığı için hep o eve sığındık. mezuniyetlerden sonra o gitti ama ev hala duruyo orda. anılarımız hala orda yani. diğer arkadaşlar eski günler için bi toplaşma düzenliyolarmış o evde olacakmış beni de davet ettiler. bile bile gidip o anılarla acı çekmeli miyim yoksa hiç bulaşmadan geride mi kalmalıyım hala karar veremiyorum. yaşaması bu kadar güzelken anı olduğunda neden bu kadar acı veriyo ki bu duygular anlamak mümkün değil.