sovyetlerden kalan mali boşluğu, 1996 yılında iktidara gelen " demokratik birlik koalisyonu " ile aşmaya çalışmış olup bugün de aynı çizgide devam etme istikrarını sergileyen ekonomidir.
1996 dan itibaren uygulanmaya başlanan serbest piyasa ekonomisi ile beraber toparlanma emarelerini vermeye başlayan ülke ekonomisi, 1997 yılında dünya ticaret örgütü üyeliğinden sonra enerjisini 2000 li yıllara atabilmiş ve bugünkü kayda değer büyüme oranlarını hazırlamıştır.
tarım, hayvancılık ve madenciliğe dayalı bir ekonomiye sahip olan moğolistan ın büyüme kaydedebilmesi, bilhassa hayvancılık ve maden kaynaklarındaki dalgalanmalara endekslidir. küresel krizler, kar fırtınaları gibi etkenlerle oynamalara gebe hale gelen ekonomi, ülke içi ekonomiyi geliştirmek ve yabancı yatırımları çekmek açısından madenciliğe bağımlı haldedir. bakır, altın ve kömür gibi yer altı kaynaklarına sahip olan moğolistan da ; yaklaşık 1000 ton altın, 35 milyon ton bakır ve 173 milyar ton kömür rezervi bulunmaktadır.
sektörel dağılımda hizmet sektörünün ön plana çıktığı moğolistan da, halihazırda yüzde 9 luk işsizlik oranı kaydedilmiştir. çin ile olan ilişkilerini en büyük ticari partner olarak gerçekleştiren moğolistan, petrolünün yüzde 90 ını ise rusya dan ithal etmektedir. her açıdan olduğu gibi ekonomide de çin ve rusya nın etkisi bariz bir şekilde hissedilmektedir.
2011 - 2012 yıllarında ; moğolistan ın ihracat ve ithalatı :