million dollar baby

entry69 galeri video1
    17.
  1. Milyonluk Bebek'i izlerken, Frankie'nin Maggie'yi çalıştıracağını, Maggie'nin başarılı olacağını, zirveye tırmanacağını, daha sonra bir şekilde çöküşle sonuçlanacak bir hikayeyle karşılaşacağınızı biliyorsunuz. Maggie yatağa bağlanınca, Frankie'den "yaşama karşı" mücadelesinde yardım isteyeceğini, Frankie'nin ona yardım edeceğini ve hatta biraz kuvvetli bir seziniz varsa Maggie'nin "Mo chuisle"nin anlamını yine Frankie'den öğreneceğini tahmin edebiliyorsunuz. Şaşırtıcı bir yanı olmayan, hatta Rocky'den bozma klişeye teğet bir senaryoyla karşı karşıyayken, nasıl oluyor da filmin son yarım saati göğsünüzü ittire ittire sizi nefessiz bırakıyor?
    2005 yılı Oscar ödüllerinde "En iyi Film", "En iyi Yönetmen", "En iyi Kadın Oyuncu" ve "En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödüllerine layık görülen "Milyonluk Bebek", özellikle üç usta oyuncunun büyük katkısından faydalanıyor. Clint Eastwood, o bilinen ahlakçılığına, öngörülen bir senaryoya rağmen mükemmele yaklaşan bir filme imza atıyor. Sebebi çok açık; işine özen gösteren müthiş bir oyuncu kadrosu.
    Oyunculardan bahsederken Eastwood ve Freeman gibi iki devden çok, Hilary Swank ile alakalı bir parantez açmak lazım. Swank'in ismini cismini bilmeyen birisine "Milyonluk Bebek"i izletseniz, bahsi geçen vatandaş herhalde "profesyonel bir boksör nasıl bu kadar başarılı oyunculuk yapıyor" diye şaşırırdı. Halbuki vaziyet tam tersi, daha beklenmeyen, daha zor bir vaziyet; profesyonel bir aktris resmen boks yapıyor! Swank'in Maggie rolü için olağanüstü bir ön çalışma yaptığı ve öyküde sözünden çıkmadığı antrenörü rolündeki Eastwood'u yönetmen koltuğundayken de pür dikkat dinlediği ortada. Maggie ve Frankie'nin ilişkisi, filmi bir "spor filmi" olmaktan kurtarıyor, kıyaslamadığım ama benzeştiği noktalardan dem vurduğum Rocky'ye göre ilk raundda avantaj sağlatıyor. Dövüşsüz, hareketsiz ama vurucu geçen son bölümde de bu ilişki izleyiciyi acıtıyor ve sarsıyor. Filmin öyküsündeki yükseliş ve son bölümdeki çöküşle gelen etki öylesine güçlü ki Frankie'nin dediği gibi, insan kendini daima koruma güdüsünde olsa, herhalde işe böyle vurucu filmlerden uzak durarak başlardı.

    Frankie Dunn: Kuralı unuttun, kural neydi?
    Maggie Fitzgerald: Solumu yüksekte tutmak?
    Frankie Dunn: Kural kendini sürekli korumak. Neymiş?
    Maggie Fitzgerald: Kendimi sürekli korumak.
    Frankie Dunn: iyi, iyi...
    4 ...