en güzel şiirler

entry260 galeri video3
    193.
  1. acı cekmek ozgurlukse
    ozgurduk ikimiz de
    o yuvasiz calikusu
    bense kafeste kanarya
    o dolasmis daldan dala
    savurmus yuregini
    ben bolmusum yuregimi
    baskaldiran dizelere
    kavusmak ozgurlukse
    ozgurduk ikimiz de
    elleri ciglik ciglik
    yanyana iki dunya
    ikimiz iki dagdan
    iki hircin su gibi
    akip gelmistik
    bulusmustuk bir kavsakta
    unutmustuk ayriligi
    yok saymistik ozlemeyi
    sarkimiza dalmistik
    mutluluk mavi cocuk
    oynardı bahcemizde
    aramakmis oysa sevmek
    ozlemekmis oysa sevmek
    bulup bulup yitirmekmis
    dussel bir oyuncagi
    yalanmis hepsi yalan
    sevmek diye bir sey vardı
    sevmek diye bir sey yokmus
    acilardan artakalan
    iste o bakislarmis
    bugu diye gozlerimde
    gun batimi bulutlarmis
    yalanmis hepsi yalan
    savrulup gitmek varmis
    ayrı yorungelerde...

    Haydi Abbas, vakit tamam;
    Akşam diyordun işte oldu akşam.
    Kur bakalım çilingir soframizı;
    Dinsin artık bu kalp ağrısı.
    Şu ağacın gölgesinde olsun;
    Tam kenarında havuzun.
    Aya haber sal çıksın bu gece;
    Görünsün şöyle gönlümce.
    Bas kırbacı sihirli seccadeye,
    Göster hükmettiğini mesafeye
    Ve zamana.
    Katıp tozu dumana,
    Var git,
    Böyle ferman etti Cahit,
    Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş'tan;
    Yaşamak istiyorum gençliğimi baştan.

    Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
    Dante gibi ortasındayız ömrün.
    Delikanlı çağımızdaki cevher,
    Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
    Gözünün yaşına bakmadan gider.
    Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
    Benim mi Allahım bu çizgili yüz?
    Ya gözler altındaki mor halkalar?
    Neden böyle düşman görünürsünüz,
    Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
    Zamanla nasıl değişiyor insan!
    Hangi resmime baksam ben değilim.
    Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
    Bu güler yüzlü adam ben değilim;
    Yalandır kaygısız olduğum yalan.
    Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
    Hatırası bile yabancı gelir.
    Hayata beraber başladığımız,
    Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
    Gittikçe artıyor yalnızlığımız.
    Gökyüzünün başka rengi de varmış!
    Geç farkettim taşın sert olduğunu.
    Su insanı boğar, ateş yakarmış!
    Her doğan günün bir dert olduğunu,
    insan bu yaşa gelince anlarmış.
    Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
    Her yıl biraz daha benimsediğim.
    Ne dönüp duruyor havada kuşlar?
    Nerden çıktı bu cenaze? ölen kim?
    Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar?
    Neylersin ölüm herkesin başında.
    Uyudun uyanamadın olacak.
    Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
    Bir namazlık saltanatın olacak,
    Taht misali o musalla taşında.
    0 ...