ilkeldir; en akıllıca icatlar erkeklerin ellerinden çıkar. teknolojiyi bu denli ileri boyuta getirenler çoğunlukla erkeklerdir.
duygusuzdur; erkekler sever belli edemezler, bu doğalarında vardır. yaradılış diyoruz ya, o işte. en güzel aşk şarkıları, şiirler, en duygusal yazılar hep erkeklerin kalemden dökülen mürekkebin izidir. sadece ulu orta ağlamazlar, bu onların duygusuz olduğunu göstermez. güçlü olmaları, görünmeleri gerektiğini kadınlar savundu, istedi. kim her şeyden çekinen, korkan, tırsan, sünepe bir erkek ister hayatında?
bir boktan anlamazlar; şu an modayı erkekler ayakta tutuyor. en güzel tasarımlar (elbise, çanta, ayakkabı vs.) hep erkeklerin eseri. sen de ayıla bayıla onca para döküp alıyorsun ya. ki genel de o harcanan para da bir erkekten çıkıyor (baban, abin, sevgilin, kocan vs.). en ünlü aşçılar en meşhur mimarlar, iç mimarlar çoğunlukla erkeklerden çıkar.
tüm bunları yaparken tek bir şeye ihtiyaç duyar; kadın.
onu sağlıklı bir şekilde besleyip büyüten anneye. aşk acısı çektirecek sevgiliye. evini çekip çevirecek, çocuklarına bakacak bir eşe. derdine ortak olacak bir kız kardeşe. ikinci annesi olacak anneanneye, kayınvalideye. (kayınvalide her zaman öyle olmuyor sanki, ama neyse)
hiç birine sahip olmadan başarılı işler çıkarmış, hayatta hatrı sayılır yerlere gelmiş erkekler de göz ardı edilemez tabii. fakat durum genelde böyledir.
