sözlük yazarlarının itirafları

entry163082 galeri video563 ses32
    72035.
  1. ''peki öyleyse, ben istiyorum!''demişti son mesajında..

    evet. sonuna da ünlem (!) işareti koymuştu. sanki aylardır söylemek istediği ama cesaret edemediği; ya da 1 dakika. cesaret edemediği demeyelim biz buna. fırsat kollayamadığı desek daha doğru olur. cesareti olmamış olsaydı eğer öyle bir konuşma sonrasında '' istiyorum'' diyemezdi.. dememeliydi... ve nihayetinde fırsatı bulmuştu.çünkü muhtemelen kendisini köşeye sıkışmış hissediyordu. halbuki niyetimin onu köşeye sıkıştırmak olmadığını kesinlikle biliyordu.

    2 ayrı şehirde olmanın ve arada km.lerce uzaklığın olması bazı duygu ve hareketlerin hatta bazı sözlerin bile yanlış anlaşılmasına sebebiyet verebiliyordu...ama hiç birisi düzelmeyecek şeyler değildi...çünkü ''o'' bendim, ''ben'' de o.. ya a aylarca ben öyle olduğunu sanmıştım...

    evet..
    ayrılmak mı istiyorsun? sorusuna karşılık ' hayır' dememe rağmen 'öyleyse ben istiyorum' demişti.belki ağzından çıkanı kulağı duymuyordu.ona aklımda kalan ve uzun süreli görüşmememizden dolayı kendimi rahat hissetmemi sağlayacak bir kaç soru sormuştum. bu belkide güven tazeleme olacaktı.. Buna ihtiyaç mı vardı bilmiyorum. ama dedim ya; aklımda ilk defa oluşan soru işaretini kaybetmek zorundaydım. doğru ya da yalan sadece cevap vermesi gerekıyordu. onun bana bu durumu defalarca yaşatmasına karşılık; ona ilk defa yapmamla enseye tokat yemem bir olmuştu...

    lakin ben; ona karşı ciddi anlamda ne istediğimi açık açık beyan edebildiğimi düşünüyorum..
    defalarca..
    evet defalarca ailelerimizin tanışmasını istediğimi belirtecek cümleler kurmuştum. çünkü ailem dışında, yakın akrabalarım ve arkadaşlarımda onunla olan ilişkimi biliyordu.. en çok hoşuma gidende buydu.. onlarla konuşurken beni sorduktan sonra seni sormalarıydı. ''f.... nasıl?'' iyi diyordum, çok şükür.. bu cümle sonunda iyiliğime iyilik katılıyordu..

    o gece yaşananlar kimin hatasıydı bilmiyorum..hata var mı onu da bilmiyorum. 2 gün yaşadığım sessizliğin aslında geçici kalp kırıklığım olduğunu biliyorum sadece... geçiciydi...

    çünkü hayatımın geri kalan kısmını seninle geçirebileceğime emindim. hangi şehir olursa olsun, yaşam şartlarımız ne olursa olsun... vazgeçmediğin sürece vazgeç(e)meyeceğime emindim..

    yanılmış mıydım? kandırılmış mıydım?

    belki kanmayı seçmiştim.. kana kana seni sevmeyi...

    her neyse? eğer bu satırları okursan '' bak ya! yine ne düşünmüş''diye düşünme hemen..tüm bunlar düşünmediğim kısım. yani düşünmek istemediğim.. yani aklımı meşgul etmesin diye buraya yazıyorum.. unutayım diye..

    aklım; seninle ilk günden o güne kadar yaşadıkarımız, yaşayamadıklarımız, hayallerimiz ve benim kendi hayallerimle dolu..
    buraya yazdıklarım; o gün ve unutmam gerekenler.. bilirsin; çok çabuk unuturum bazı şeyleri.. bu gibi bir çok şeyi unutnan da zaman alıcaktır..

    kendime kızdığım tek nokta; benle mutluysan başkasıyla da mutlu olursun dediğinde........
    ya da boşver..
    biliyorum ki bu ve bunun gibi bir çok sözün beni sensizliğe hazırlamak içindi.ben derslerime hiç iyi çalışamadım. senden başkası yoktu. istemedim olmasını. istemezdim de...

    --spoiler--
    Uykuların kaçar geceleri
    Bir türlü sabah olmayı bilmez
    Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
    Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
    Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
    Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
    Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın
    Onun unutamadığın hayali
    Sigaradan derin bir nefes çekmişcesine dolar içine
    Sevmek neymiş birgün anlarsın Birgün anlarsın aslında herşeyin boş olduğunu
    Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin
    Gün gelirde sesini bir kerecik duymak için
    Vurursun başını soğuk taş duvarlara
    Büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın
    Duyarsın
    Ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın
    Sevmek neymiş birgün anlarsın
    Birgün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin
    Niçin yaratıldığını
    Bu igrenç dünyaya neden geldiğini
    Uzun uzun seyredersinde aynalarda güzelliğini
    Boşuna geçip giden yıllarına yanarsın
    Dolar gözlerin için burkulur
    Sevmek neymiş birgün anlarsın
    Birgün anlarsın sevilen dudakların
    Sevilen gözlerin erişilmezliğini
    O hiç beklenmeyen saat geldi mi
    Düşer saçların önüne ama bembeyaz
    Uzanır gökyüzüne ellerin
    Ama çaresiz, ama yorgun, ama bitkin
    Bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın
    Sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı
    Sevmek neymiş birgün anlarsın
    Birgün anlarsın hayal kurmayı
    Beklemeyi
    Ümit etmeyi
    Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
    Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi
    Lanet edersin yaşadığına
    Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın
    O zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden
    seni sevdiğimi o gün anlarsın...

    --spoiler--

    *beni aramadan nasıl duruyorsun? sesimi duymadan..

    mutlu ol..

    allah müstehakını versin...
    4 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük