Babasiz kadinlar.. ici ezilir insanin, en zayif noktalaridir belki bilmedikleri o duygu, sahiplenilis. kızdığın anlarda ezilir için... yanınızda olmama sebebi ölüm dahi olsa, yine de içten içe, derinlerde bir yerde " niye?" diye soruyorsunuz kendi kendinize. çocuklar çok acımasız...
ilkokulda babanız yok diye, canınızın ne kadar yanacağını, o günlerin ne kadar zaman sonra içinizi yakacağını bilmeden konuşurlar. zaman geçer kızarsınız, sadece kızarsınız. sonra bir bakmışsınız, paramparça olmuşsunuz. kızmamış, üstüne birde kırılmışsınız.
seneler geçmiş, çalışan anneyle yaşamanın ( hatta yaşayamadıklarınızın) öfkesiyle kocaman kadın olmuşsunuz, içinizde kalan küçük kız çocuğunu erkenden bastırmaya çalışsanız bile bir yerlerde patlak veriyorsunuz işte. gösterilerinize gelemeyen annenizin eksikliğini teyzeler, enişteler, dede, anneanne, dayı kapatamıyor. ben en çok o zaman kızıyorum sanıyordum, büyüdüm. şimdi "istemeye geldiklerinde kimden isteyecekler" diyorum.. sanırım en çok şimdi kızıyorum...