işi hakeme falan yıkmasın galatasaray taraftarı. burak yılmaz'ın pozisyonuna benzer bir pozisyonda madrid'e penaltı verseler o hakemin ne anası kalır ne bacısı. elle müdahale pozisyonundaysa şampiyonlar ligi'nde hiç öyle penaltı verildiğini gören var mı allah aşkına?
pozisyonlara gelince;
kaleye ceza sahası dışından çekilen her şuta pozisyon diyorsak amenna ama alakalı alakasız şansını deneyen adamın vurduğu topa bizim oralarda pozisyon denmiyor. drogba'nın şutu dışında (daha iyi bir tercih yapabilirdi o pozisyonda) galatasaray'ın dişe dokunur bir hücum hamlesi yok.
maçtan önce de yazdık arada fark var. galatasaray'ın kağıt üzerindeki en değerli 4 oyuncusu olan burak, drogba, sneijder ve muslera real takımında maç kadrosuna giremez. belki drogba ve muslera ilk 18'e girer. mourinho'nun tenezzül edip sahaya sürmediği modric veya kaka galatasaray'a transfer olsa havaalanında yatar kalkar taraftar.
dün de real kendini kasmadan gereken skoru aldı ve maçı istediği tempoda bitirdi. sahadaki oyun farkı resmen dramatikti. aslında bu sorun galatasaray'ın değil türk futbolu'nun sorunudur. dün bir rövanş maçı oynanıyor olsaydı ve galatasaray ilk maçı 4-0 almış olsaydı real 5-0 yenerdi. hem endüstriyel futbolun köpeği olup hem de "ruh" muhabbetine giren varsa da kalbini çok fena kırarım.
galatasaray ile madrid arasındaki kadro farkını da geçtim (burada maçı oynayan o olduğu için galatasaray diyoruz. fener beşiktaş veya bursa da olabilir) futbol geleneği farkını kapatmak bir insanın ömrüne sığmaz. adamlar neredeyse 60 yıldır avrupa şampiyonluğu koleksiyonu yapıyorlar. her şeyi geçin santiago barnabeu stadının zemini bile aradaki anlayış farkının göstergesidir. daha biz yaptığımız stadın zeminini yeşil tutamıyoruz.
nasıl ki galatasaray ile urfaspor karşılaştırıldığında galatasaray'ın büyüklüğünü, kurumsallığını, geleneğini vs tartışmıyorsak ve galatasaray'ı da "büyük" olarak nitelendiriyorsak real madrid ile galatasaray karşılaştırmasında da real madrid "büyük" olandır. 2-3 iyi topçu transferiyle sınıf atladığını zanneden galatasaray taraftarının şu anki öfkesinin asıl sebebi de işte bu dramatik fark.
ben kendi adıma altay taraftarıyım. sebeplerim de her hafta maç kazanması yada müzemizin kupa dolu olması değil. semtimin takımıdır ve bir "duruş" sergilemiştir tarihi boyunca. hakem ayarlamaya çalışan bir istanbul takımının rezilliği ortaya çıktığında bunun üzerine gitmek yerine maçı zorla oynatmaya çalışan güçlere inat türkiye kupası finaline çıkmamıştır altay. bugüne dek bu kadar taşaklı hareketi yapabilen de türk futbol tarihinde yoktur ve bunlar bazen sizi sevenlerinizin gözünde real'den veya manu'dan daha büyük yapar.
sevinmek için seven atkı/decoder müşterilerine selam olsun!