Bir kent düsünürüm kirli sakallı, dağınık saçlı bir adam gibi
Ellerim ellerine değmesin sakın, üşürüm
Gecekondu yürekler taşınır minibüs minibüs
Bu düş kaç keşke ile aldatacak yine
Aç çakallar benim ruhumu alamadı henüz
Gitmek uzak bir ihtimalde değil öyleyse.
Bir kent düşünürüm ovaya düşen sis içindeki kezzaplı bir yüz gibi
Sus olmuş azaplı söz içimde kıvranır durur
Sur icinde pencere bakışlı yâr sır içinde kalır
Sonra ihtilâl olur;bekleme salonları gidenlerle dolu
Artık gurbet sılaya bir bilet alir, tek yönlü
Ölü bedenler yeniden can bulur
Ulur çakallar, uzak bir ihtimale giderken sıla.