Behzat alkollü olduğu bir anında daha savcı esra'nın kapısına dayanır ve kapıyı kendi anahtarıyla açmaya çalışır. Ardından esra uykulu vaziyette kapıyı açar ve olaylar gelişir;
esra: *hoş geldin behzat... behzat: *sen müsait miydin... Esra: hıı, börek de açmıştım buyurmaz mısın? Behzat: ... Esra: saatin kaç olduğunun farkında mısın ya... Behzat: hee? Esra: ee? Sabahın köründe farkında olarak geldiysen eminim benimle de paylaşıcaksın neden geldiğini? Behzat: *konuşalım? Esra: *sen? Konuşucaksın? Hıh... inanıyim mi sana? Behzat: ben çok çekilmez bi herifim di mi? Esra: çok... Behzat: sinir bozucuyum? Esra: evet... Behzat: başka? Esra: başka... Ne başka sabah sabah? Ya sen gayet güzel sayıyosun işte, kendin say. Behzat: *evet ama işte ben biraz sarhoşum, eişimden başka bi sikim düşünmeyen bi herifim ben di mi? Esra: *evet ve evet. Behzat: bi de şeyim ben, vurdumduymazım? Esra: heevet, bunları saymak için mi geldin sen buraya? Behzat: *şimdi ben bi şey sorucam sana. Esra: ne? Behzat: evlensen ya benle? Esra: ...*ne? Behzat: *evlencen mi? Esra: a... *evet? Behzat: evet? Esra: *hah! behzat: sen düşünmek için zaman falan istemicen yani? Esra: *hayır? Behzat: hayır?