tırtıl, kanatlanıp uçma vakti geldiğinde, hemen bunu gerçekleştiremez. kendisine bir koza örer, kozanın içinde başkalaşım geçirir.
bu durumun tırtılın canını sıktığını düşünerek kozayı yırtarsak, içinden ne tırtıla, ne de kelebeğe benzeyen tuhaf birşey çıkar. çok geçmeden de ölür.
demekki, birşeyleri gerçekleştirmek bir anda olmuyor. büyük adımları atmak; sabırla, zamanla oluveriyor. bazen akışına bırakarak, bazen de koza içinde azıcık kıpırdanarak. Ama bu süreci bozmadan. çünkü, tırtıl sadece hazır olduğunda, kanatlanınca uçabilecektir. o zaman gelene kadar, uçmak hayalden öteye gitmez.
Ama zamanı geldiğinde, herşey çok kolaydır artık, zaman iyi kötü geçmiştir, sonucuna da değerdir. *
Dancing in the moonlight, flyin' high and free,
Days will pass,and in the end, distresses will flee.