kendinden utanılan anlar

entry47 galeri
    35.
  1. liseyi yatılı okuduğumuz zamanlarda atletizmle uğraşmıştım. ne yazık ki şimdi sakatlıktan dolayı bırakmak zorunda kaldım. işte bu zamanlarda liseler arası türkiye şampiyonlarına katılırdık, gene bir gün şampiyonalar için eskişehrin yolunu tutuk. lisede suratı sivilcelerle dolu bir çocuktum. * böyle çok fazla bir söz sahibi değildim açıkcası toplumda, sessiz sakin bir çocuktum. neden sessiz sakindim;

    (bkz: #18989690)

    bazen yerli yersiz hiçbir şey bilmeden konuşmalarım olurdum. hani böyle gün boyu susar bir çocuk, bir tek cümle kurar o gün milletin içinde rezil olur ya, işte liseniz de ki o çocuk bendim. ** işte türkiye şampiyonasında ben yarışımı bitirdim, sırada bizim arkadaş koşacak. o da biraz iddialı bir sporcu 200 metrede yarışacaktı. o zamanlar kahraman diye milli bir atlet vardı, hiç unutmam, kısa mesafe (*) koşucusuydu. katıldığı hemen hemen her yarışta birinci oluyordu. çocuğun bende sadece ismi var kendisi yoktu. ismini hayalet gibi aklıma kazımıştım nedense. neyse bizim arkadaş 200 metre çıkış yapmak üzere piste geldi. ne gereği varsa o an da;

    truva - aaa bakın kahraman da yarışacak. bizim ümit'in işi çok zor.

    kahraman'ı hayatımda görmemişim, kimdir nedir sadece kulaktan dolma bilgilerle biliyorum, ne cesaret yüzünü bile bilmediğim kişi orada diyorum ! arkadan cevap geldi akabinde bana;

    arkadaki ses - yok canım kahraman yok, hem sakatmış diye duydum.

    truva - olur mu öle ya aaa bak işte orada bizim ümit yine birinci olamayacak, kahraman alır bu yarışı.

    arkadaki ses - ben niye göremiyorum kahramanı.

    bende ki cesarete bak şimdi;

    truva - gözlük kullan o zaman ! hiç yüzünü bile görmediğim bir kişinin varlığını iddia ediyorum ve bunu reddeden (mantıken) kişiye de alaycı bir dilde öneride bulunuyorum ! bak hele bak bak ..

    arkadaki ses - yaa kardeş tamam, kahraman orada ben niye buradayım, peygamber miyim ben !

    aman allahım arkamı dönmemle daha sonradan kahraman olduğunu öğreneceğim kişiyi görmem bir oldu. buz gibi bir su döküldü sanki başımdan aşağıya, sivilceli suratımla, gözümde ki gözlükle, gözlük kullan diye aşağıladığım kahraman'a bakıyordum. yerin dibine girmiştim. hiçbir şey diyemeden önümü döndüm, arkadan gelen kahkaha sesleriyle yerin dibine doğru iyice girmeye başladım, onlar güldükçe ben yok oluyordum.

    (bkz: hayata dair iç burkan detaylar)

    zaten ümit' de 200 metrede ilk 3 e giremedi.
    5 ...