onları izledikçe beklediğimden daha güçlü olduklarını gördüm... o seni yönetmeye çalışır eğer ki sen kendini yönetemiyorsan. buna ipleri eline alma oyunu denir ama gine de oyunlar bir kenara neden bir erkeğin bir kadına bu kadar zaafı olduğunu düsündünüz mü?
dişinin doğurganlığını mı seviyoruz yoksa kendi doğurtganlığımızı mı ya da basit bir sekilde sadece kalçalarını mı seviyoruz? peki bir dişi bizim neyimizi sever... fiziksel gücümüzü mü, dayanıklılığımızı mı yoksa kendi yetisiyle bir erkeğin gücüne sahip olmayı mı? diğer adıyla kuklacılık kimbilir belkide sadece herhangi birşeyimizi beğeniyorlardır. oyunların filan yanı sıra şu ana kadar anlayabildiğim en önemli şey erkek ve dişinin ayrılmış bir bütün olduğudur yani lego gibi... birinin çıkıntısı diğerinin girintisi..
her ırk karşısındakinde, kendisinde olmayanı sever bu doğal istek insanın yaradılışında olan bir güdü. her ilişki insanlara yeni şeyler öğretir her ilişki bir aşıdır karşısındakini tanımak için... zayıflatılmış insan mikrobu...
herşey bi yana, dişi erkek için önemlidir. truva savaşı bile bir kadın yüzünden çıkmıştı. bu normal hayatımıza farklı yansımıştır, dişiler erkekleri tanırlar, çünkü bizi onlar doğurdu herkes kendi kanını tanır. eğer bir erkeğin gücünü yönetecek yetenekteysen güçlüsündür. erkeğin zaafı kadının gücüdür...
yani eğer dünya erkeklerinse dostlarım, kadınlarındır da