adından da çağrıştırdığı gibi sıkıntı bir filmdir. sıkıcılığından değil sıkıntılı bir film. bunaltır ama sıkmaz, sade, boş bombok bir şeydir ama sürükler.
sadelik, doğallık desen zaten nuri bilge ceylan'ın işi, tutkusu. doğallığı olabildiğince en çıplak, en yüz kızartıcı haliyle göstermek. acımasızca. doğanın doğallığı, insanın doğallığı. ne mi var insanın doğallığında? başta menfaat, üç kağıtçılık, umutsuzluk, mücadele, sevgi, hayal kırıklığı, sıkıntı
hadi sıkıntı kısmını anladık da neden mayıs diye bir bakınca tabi burada film çekimlerinin o eşsiz doğa karelerini göstermek için mayıs ayının seçilmesinden midir ya da mayıs ayında ani hava değişiminin insan üzerindeki psikolojik etkisinden midir ikilemi çıkar ortaya. hani olur ya havalar ısınır birden, sıcak rüzgarlar okşar yarı çıplak tenini. bir yandan arzuladığın o uzun, işsiz, başıboş sıcak günler. belki özgürlüğe üzerindeki kısa kollu elbiselerle sokakta daha rahat yürüyerek attığın adımlar, belki de yalnızlığa. işte en başta bu taptaze ortama henüz sağlayamadığın uyum sorunu. mayıs sıkıntısı.