ölümü hatırlamakla pek de alakası olduğu söylenemez. kanımca ciddi ve derin bir simgesel anlatım içeriyor. şöyle bir soru-cevap kurgusu ile daha iyi anlaşılabilir belki:
- ölmeden önce ölünüz.
+ nasıl yani, kendimizi mi öldürelim?
- bir insanı öldürmüş olan tüm insanlığı öldürmüş gibidir, ama ölmeden önce ölünüz.
+ ölümü hiç aklımızdan çıkarmayalım mı? Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, bugün ölecekmiş gibi ahiret için çalışmak gibi mi?
- tam olarak değil. hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için çalışırken de bugün ölecekmiş gibi ahiret için çalışırken de yaşamaktasın, ölü değilsin. O yüzden, ölmeden önce ölünüz.
+ ölü gibi mi olalım?
- yaklaştın, ölünce neler olur bir insana?
+ ruhu uçar gider, son kez yıkanıp temizlenir vücudu. kefene sarılır, toprağa kavuşur.
- herkese bu olur değil mi?
+ farklı din ve inanışlardaki gömü ritüellerini saymazsak, müslümanların tamamı için evet.
- o halde ölmek demek, eşit muameleye maruz kalmak, makam mevki serveti anlamsız kılıp bir yana bırakan, herkesi eşitleyen bir etkiye maruz kalmak demektir, desek yanlış olmaz değil mi?
+ olmaz, mutlak doğru olur hatta bu dediğin. ölmeden evvel ölmek demek nedir peki?
- tüm benliğini, kibrini, üstünlüklerini ve zayıflıklarını hiçe sayıp, daha doğrusu hiçe saymak derken, onları diğer insanlara üstünlük addetmeyecek biçimde eyleme dökmek ve yaşamaktır.
+ teşekkür ederim.
ayrıca nihilizmin temelini atmıştır asırlar öncesinden.
