Sadece debeleşip dururuz. Arkaya dönüp bakmaya mecalimiz bile yoktur! Ama ilerisini hiç merak etmeyiz. Arafta kalmış gibi, nereye gideceğimiz belli olmayan bir boşlukta sallanırız. Gemiler geçer belki sahile yanaşır. Ama o gemilerin içi sanki hep bir karanlık, hiç cesaretimiz de yoktur, o gemilere binmeye. Kendi denizimiz vardır bizim. içinde bir o kadar yüklü gemiler, belki de kayık. Her neyse işte. Nihayetinde sahile vurur bazen, içimizdekiler. Deniz denen bu zımpırtı, gözümüzden bir damla bile fedakarlık yapamaz. O kadar gaddar olmuştur. Gaddar dedim evet! Duygusuz bile olmuşuzdur belki, vicdanlıyızdır ama sanki gaddar olmamız gerekir. Hep bir savunma mekanizması işte.
Bir gün birine güvenebiliriz belki. Denizimiz kurumaya başladığında!