islam da kölelik

entry74 galeri
    27.
  1. islam'da köle diye bir tabir yoktur aslında. islam'da olan şey, esirlik sistemidir. savaştığınız ve sizi öldürmeye çalışan bir kişiyi; evinize almanız, ona giydiğinizden giydirmeniz, yediğinizden yedirmeniz, içtiğinizden içirmeniz, ona gücünü aşacak bir görev yüklememeniz, ona işlerinde yardım etmeniz ve iyi davranmanız gerekir. peygamberimizin tabiri ile köleler, ''ancak müminlerin kardeşleri'' olabilir. islam, müminleri öldürmeye çalışan kafirlere dahi merhametini gösteriyor ve diyor ki: ''siz bu insanları esir aldığınızda öldürmeyin! savaştan sonra bu insanları ya fidyeyle ya da bir karşılık beklemeden salıverin. olur da bu şartlar oluşmazsa, onları yanınıza alın! umulur ki islam'la şereflenirler!''

    islam'daki esirlik sisteminin ne amaçla kurulduğunu, alınan önlemlerin ne olduğunu, sistemin nasıl işlediğini bilmeyen; suratında henüz kıl çıkmamış ergen 'özgürlükçü' insanlar, elbetteki bu müesseseyi eleştireceklerdir. çünkü günümüzde insanların beyinleri yıkanmış anasını satayım, sen islam'daki köleliği, spartacus'te izlediğin kölelik mi sanıyorsun liseli?

    islam'daki bu müessesenin mucizeviliği, ahmed cevdet paşa'ya ''islam'da köle almak, köle olmaktır'' cümlesini dahi kurdurtmuş bir mükemmeliyet arz eder. islam'daki bu müessese, insanları islam'a ısındırmak ve islam'a sokmak için kurulmuştur. kölelere kötü davranmak ve her türlü kötü muamele yasaklanmıştır. ulan böyle kölelik mi olur? buna olsa olsa ''kardeşlik'' denebilir. ben yalnızca hadisleri zikredeceğim. beynini ateist zırvalarıyla yakmamış her insan, bu müessesenin gerekliliğini anlayabilir. hitler'in yaptığı gibi yüzbinlerce yahudiyi yakacağına, esir alır; islam'la tanıştırırsın, bu daha iyi olmaz mı? akıl sahipleri için bu sorunun cevabı elbette ki evet'tir. gelelim hepsi birbirinden sahih olan hadislerimize:

    "Allah Teâlâ buyurdu ki: Hür bir insanı köle yapıp satan kimsenin, kıyâmette hasmı Ben olurum." (Buhârî, Büyû' 106, icâre 10, 12, 15; ibn Mâce, Ruhûn 4; Ahmed bin Hanbel, II/292, 358,III-143, IV/274) (islam'da köleler yalnızca savaş esirlerinden edinilebilir.)

    "Kölesini öldüreni öldürürüz; onun burnunu, kulağını kesenin burnunu, kulağını keseriz ve onu iğdiş edeni iğdiş ederiz." (Buhârî, ilim 39, Cihad 17, Diyât 24, 31; Ebû Dâvud, Diyât 7, 11, 147, hadis no: 4515-4518; Tirmizî, Diyât 18, hadis no: 1414; Nesâî, Kasâme 9) (kölelikle alakalı tek bilgi kaynağı spartacus olan liseli ateistler şaşırabilir, ehehe...)

    "Mülkiyeti altında bulunan (köle ve câriye)lere kötü muâmele eden kimse cennete girmeyecektir... Onlara çocuklarınıza verdiğiniz değer gibi değer verin ve yediklerinizden yedirin... Onlar namaz kıldığı zaman artık o senin kardeşindir." (Kütüb-i Sitte Terc. ve Şerhi, c. 17, s. 477, hadis no: 1111 -3691- (7098)

    "Kötü muâmele sahibi cennete giremez!" (Tirmizî, Birr 29, hadis no: 1947)

    "Kim kölesine tokat atar veya onu döverse, keffâreti o köleyi âzâd etmesidir." (Müslim, Eymân 29, hadis no: 1657) (ulan kim kölesine tokat atarsa, onu azat etmek zorundadır, yoksa öteki tarafta ayvayı yer demiş peygamber, daha ne demeli?)

    Ebû Mes'ûd el-Bedrî (r.a.) şöyle dedi: "Bir kölemi kırbaçla dövüyordum. Derken arkamdan bir ses işittim. "Bilmiş ol ey Ebâ Mes'ûd!" diyordu. Ben öfkemden dolayı bu sesi anlayamadım. Bana yaklaşınca bir de baktım ki Rasûlullah (s.a.s.) imiş! Bana: "Bilmiş ol ey Ebâ Mes'ûd ki, Allah senin üzerine, senin bu köle üzerine olan kudretinden daha kaadirdir/muktedirdir" buyurdu. Ben de: Yâ Rasûlallah, o Allah rızâsı için hürdür! Bundan sonra ebediyyen bir memlûk dövmem!" dedim. Bunun üzerine: "Beri bak! Eğer bunu yapmasaydın senin yüzünü mutlaka ateş çalardı (çarpardı)!" buyurdu. (Müslim, Eymân 34, 35, hadis no: 1659; Ebû Dâvud, Edeb 133, hadis no: 5159, 5160; Tirmizî, Birr 30, hadis no: 1949)

    "Köleleriniz kardeşlerinizdir. Allah onları sizin ellerinizin altına (emânet olarak) koymuştur. Öyleyse kimin elinin altında kardeşi varsa, ona, yediğinden yedirsin, giydiğinden giydirsin, yapamayacağı işi emretmesin, emrettiği takdirde yardım etsin (Gündüz iş verirse gece iş vermesin, gece iş verirse gündüz vermesin.)." (Kütüb-i Sitte Terc. C. 11, s. 552)

    bunlar işin edebi kısımları. gerçek ortaya çıktıktan sonra allah'ın kelamından daha üstün söz hangi söz olabilir? allah, elbette ki yalanı işte böyle def eder!

    ''Hayır, Biz hakkı batılın tepesine fırlatırız da beynini parçalar, bir de görürsün ki, (batıl) o anda yok olup gitmiştir! Allah'a isnad ettiğiniz o nitelikler yüzünden vay sizlere!'' (enbiya, 18)
    0 ...