her bir yanı birbiri ile bağlanmış ve neresinden geçsen düşeceğin hep aynı yerdir örümceğin dişleri.
ağın üzerinde yaşar ve kurulan tuzağa uzak durmaya çalışsanda er yada geç düşürür seni ve gelir ağının şerefsizi.
bütün benliğini, insanliğını ve hayatını emer bedenine taktığı iki dişinin arasından. canlı canlı yavaş yavaş öldürür seni canını acıta acıta.
görmezsin ama bilirsin hayatın ağlarını, sen kaçtıkça ve sen koştukça eline yüzüne yapışır her bir taraftan ağının pisliği.
telaşla kaçarken bekler seni sakin sessiz ve sinsice. telaşın atar seni tüğlü bacaklarının ve yapışkan ağlarının arasına.
kaçmak için çırpınır, çırpındıkça daha çok dolanırsın onlara, korkarsın korktukça büyür gözlerin, görür gözlerinde ki korkuyu bir çırpıda sarmalayıp sarar her yanını.
bir kelebek kozası değil hayatın örümcek ağlarına attığı ve her şeyini emdiği bir artıksındır şimdi.