cumartesi günü taksim'de fünikülerden inerken, arkamda biri sertab erener'in aldırma deli gönlüm şarkısını mırıldanmaya başladı. döndüm baktım sevgilisine söylüyor; en başından falan başladı, güzel güzel söylüyordu, hatta içimden dedim ki "aha bunun yüzünden bütün gün bu şarkıyı mırıldanacağım"... sonra ne oldu, "biliyor musun" dedi, "gönül diye biri varmış". sevgilisi cevap vermedi. sonra bu dingil devam etti. "işte hamileymiş, ondan sevgilisi buna şarkı yazmış -aldırma deli gönül- diye" dediği anda döndüm baktım ama... mallığı ile öylesine meşguldu ki benim gözlerimden fışkıran ateşi görmedi. sonra kendimi oradan nasıl attım, temiz havaya nasıl kavuştum bilmiyorum. bak yine sinirlendim.