allah uzun ömürler, şifa versin ama her canlı gibi müslüm gürses'in de öldükten sonra meydana gelecek hadiselerdir.
ne mi gelecek mesela?
hayatında bir kez olsun onu dinlemeyenler, "ayy ne kıro müzik" diye kötüleyenlerin sanal ortamlarda "müslüm baba, neden terk ettin bizi? neden paramparça ettin yüreğimizi?" diye yapmacık bir hale bürünecekler.
bana sevdiğin şarkılarını sayar mısın, diye sorsanız "'son pişmanlık neye yarar?', 'paramparça', 'sigara', ımmmmm, şey... ya, hani, ııımmmm, şeyyy. ya aslında müslüm baba bizi zamansız terk etti." diyecektir. yok, adamın paçalarından yapmacıklar akıyor.
adam, sırf, tanıdık biri vefat etti diye onu sevmek, onun hakkında iyi şeyler yazmak zorunda hissediyor.
hayır, değilsin. "müslüm baba" gibi yapmacık bir ifade ile değil de "müslüm gürses, toplumumuzda sevilen bir sanatçıydı. şahsen sevmezdim kendisini ama allah'tan rahmet diliyorum/ mezarında rahat uyusun/ışıklar içinde yatsın." de. kimse seni öldürmez.
yeter ki yapmacık olma. mesela ben de müslüm gürses'i tarzım değil diye sevmiyorum. öldükten sonra da sevmeyeceğim. bir şarkısını bilir ve severim, o da "son pişmanlık neye yarar?" . ama üzüleceğim, toplumun değerlerinden biri olan müzik türünün en iyilerinden olduğu için.
"şimdi neden bu başlığı yazdın?" diyeceksin ama insan tahammül edemiyor bu yapmacıklığa.
ve bu yapmacıklığı;
-amy winehouse'ta gördük: https://galeri.uludagsozluk.com/r/327526/+
-neşet ertaş'ta gördük: (bkz: neşet ertaş/#17020264)
eminim müslüm gürses'te de göreceğiz.
not: gerçekten, müslüm gürses hayranlarına bir şey demiyorum ben.
