zeki demirkubuzun türkiyede ki en iyi yönetmenlerden biri olduğunu bize bir kez daha ispatlamış filmdir. masumiyetin devamı veya öncesi niteliğinde çekilmişse de bize uzun zamandır görmediğimiz derecede arabesk bir aşkı anlatır bu film. insanın aşk için nelerden vazgeçip, nelere katalanabileceğini çok yalın bir şekilde anlatmıştır. filmin en can alıcı sahnesi bekir'in çocuğuna ilaç almak için evden çıkıp, gecenin bir saatinde deli gibi eczane arayıp sonra bir tek atayım diye meyhaneye girmesinden sonra, arkadaşlarının cigara içmeye çağırmasından sonra kendini bir anda kars otobüsünde bulmasıdır. insanı öyle bir şey yapmaya sevk edecek duyguyu gerçekten çok merak ettim..