çoğunlukla liselilerin başına gelen, ilk aşkın yerine ilk nefreti öğrenmemize vesile olan berbat olay.
kadınları anlıyorum artık...
'' ben erkekte tipe bakmam, benim için önemli olan aşktır'' diyen kadınları. hiç kimseyi zan altında bırakmak istemem ama
aşk dedikleri bir hiç, aşıklar ise birbirine head job veren iğrenç yaratıklar. küçüğüm, liseliyim, pipim henüz kobraya evrilmemiş bir su yılanı işte bu yüzden, sevgilimi tatmin edemediğim için boynuzu yedim. ihtiyaçları varmış, oysa daha birkaç ay öncesine kadar öptürmüyordu bile. onu ben açtım ama pir açıldı, ileriye gitmek istedi. problem korkmam değil, pipim büyük olsa soluksuz sevişirim ama işin ucunda rezil olmak var.
hep savurduğum o büyük pipiliyim yalanlarımın ortaya çıkması var.
- aşkım yha senin ki kaç santim?
- 10 aşkım hehe.
- aaa küçükmüş.
- bizde ilk önce eni söylenir zaaaaaa.
- hııııı ahhhhhhh ohhhhh.
ama hiç gösteremedim. bir oldu, iki oldu, üç oldu boynuzu bu lanet seks isteği yüzünden yedik. üstelik ilk sevgiliden. şimdi ağır tripli bir liseliyim. kitaplara küstüm, ahmet kaya' ya alıştım, bdp' yi karşılamak için düzenlediğim karadeniz turunu iptal ettim. hayata küstüm, o eski entellektüel gitti yerine laf söz dinlemeyen bir yobaz geldi. aşkta devrim yaptım, devrim ilk önce yine kendi çocuklarını yedi.
ilk aşk: ilk gözyaşı.
balıkların gözyaşı suda belli olmazmış ya hah tam öylece bir halim var; yağmurlu havalarda dolaşıyorum.
