sonra aniden biri güçlü kollarıyla arkamdan sardı beni...
bir eliyle ağzımı kapatmak suretiyle porsheme yasladı, ve kafamı kaputa doğru eğdi.. yeni giydiğim üç bin paund değerindeki takım elbisem adeta batmış, toz içerisinde kalmıştı ve bu beni çok sinirlendirmişti..
aldığım koku adeta genzimi yakıyor, beş bin paundluk parfümümün kokusunu bastırıyordu..
henüz yüzünü göremememle beraber, bacak aramdan gördüğüm kadarıyla üstü başı yırtık, ve heryeri leke içerisindeydi.! belindeki kocaman şey ise ucu çapa şeklinde bir levye idi..
evet.. bu oydu.. bu mad men'idi..!
Sesinin tonu açıkcası beni çok etkilemişti. al onu ağzına dedi..! bi an tüylerimin diken diken olduğunu hissettim.. Saçlarımdan tutup beni kendine çevirdiğimde ise bi an için korkum sona erdi,
ağzıma almam gereken şeyin cebimden çıkarttığı bir tomar yeşil paund olduğunu görünce rahatlamıştım.
hemen ağzıma aldım paundları..
ancak o kadar paundum vardı ki hepsi ağzıma sığmamıştı..! Lanet olsun dedim.. Lanet olsun..
Tekrar beni çevirerek posheme yasladı ve pantolonumu indirdi..
Geri kalan paundlarım allahdan çok değildi..
Şöförümüde göndermiş olmamdan dolayı çaresizce her dediğini yapmak zorunda kalmıştım,
Pantolonumu,poshemin üstüne atıp porshemin üzerine benzin dökerek yaktı..
Neyseki garajımda daha 24 tane poshem vardı kendime sıkıntı etmemiştim..
Yaklaştı ve şarabında allık katmış olduğu yanağımdan bir makas alarak ; rich uyan evlat dedi... uyan evlat.. uyan..
irkilerek uyandım..!
Gözlerimi açtığımda evimdeydim.. Berbat bi kabus görmüşüm yine..
sobanın üzerinde su kaynıyodu demlikte, kanepede uyuya kalmışım meğer..
mahallenin çocukları yine benim evin önünde top oynuyolar.. Kaç kere uyardım sıpaları..
dolapda helva vardı. çay koyiyimde çayla yiyim bari..