şimdi efendim ben normal bir epica dinleyicisiydim, bazı şarkılarını sever bazılarını pek beğenmez bazılarını da hiç dinlemezdim,
ama simone abla'yı takdir ederim, güzel bulur ve sesini çok beğenirdim
zaten tekrar türkiyeye geleceklerini duyduğumda da çok sevinmiş ve hemen biletimi almıştım.
neyse uzatmayayım aldım biletimi konser tarihi geldi çattı.
gittim ankaraya (bursadan), gittim mekana, önce katatonia çıktı,
iyi güzel-dinledik falan, sonra ses düzeni falan değişti denemeler falan yapıldı sahne hazırlandı
ve karma introsu girdi ışıklar değişti çok az bi beklemeden sonra grup elemanları geldi birer birer...
baterist, klayve ve gitarisler derkeeeennnnn...
ve simone geldi...
ağzım açık kaldı...
bu ne diyorum kendi içimden inanamıyorum karşımdakinin simone olduğuna
abartıyorsam lütfen abartıyorum diyin ama yok böyle bir güzellik arkadaşlar ya monopoly on truth boyunca ağzım açık kalmıştır herhalde
hele bir de headbang yapmaya başlamaz mı? kalbim duracak sandım bir an
o saçlar o mikrofon ayaklığını tutuşu o elini beline koyuşu
kendimden şüphe ettim yemnediyorum ya
"bu kadın yarattıysan beni neden yarattın allahım"a kadar gitti iş yani
sesi, fiziği, karizması, seyirciyle iletişimi
yok ya bu kadını canlı canlı karşımda gördükten sonra hepten inandım dünyada adalet diye bir şey yok
allah belli ki bu kadını boş gününde özenerek yaratmış
bize de artıkları kalmış.
konser üzerinden kaç gün geçti hala kendime gelemedim yemnediyorum.
dünya dışı varlıklar %100 varmış deseler ilk göstereceğim kişi simone olur,
onun genleriyle bizim genlerimiz bir olamaz.
tekrar etmeden geçemiycem, çok güzel headbang yapıyor be.