churchill ile ataturk arasinda bir benzerlik vardir. ammavelakin hayal gucleri kisir olan dusunme kiyaslama yetisi güdük kalanlar ne yazik ki buna abes derler.
simdi gelelim meselenin zirt dediği yere ikinci dünya savasinda fransa'nin isgalinden sonra ingiltere reich almanyasina karsi tek basina kalmiştir. ve ayvayi yiyeceği o gunlerde hemen hemen kesindir. alman ucaklari bombardiman uzerine uzerine bombarduman yapmakta ve dümdüz etmek mealine gelen coventrylestirmek kelimesi alman diline yerlesmiştir. (almancasini unuttum bilen yazsin)
ama churchill'in dirayeti ve a.b.d. nin savasa dahil olmasi ile işin rengi değismiştir.
biz de ise 1919 senesinde durum fevkalade umutsuz gözükmekle beraber kimsenin herhangibi kurtulus ümidi yoktu. ucurumun ta dibinde bulundugumuzu herkes kabul ediyor. toplumun yuzde biri hainlik etmekte biri kurtulus caresi dusunmekte geri kalanlari ise işine gucune bakmakta idi. elde kalan topraklarin ucup gideceğini herkes bilmekte idi. ama biraz zorbalik biraz dirayet ve cokca azim ile kurtulus savasi verilmiştir. teffurati tarihinizi arastirarak ögreniniz.
ama ne yazik ki kosullanmlarla dolup tastiğimiz icin bilgi sahibi olan ama yorum yapamayan bireyler olduk.
şimdi gelelim zurnanin zirtladiği yere. bu ülkede hiç birey düsünmez ve herseyi tabu olarak görür. toplum kastinda düsünme fikrini söyleme genellikle siktir git ile karsilik bulunur.
tez'e anti tez sunar iken fikir sunmak en iyi seydir ama tutupta hamsete siginip üzerine bir de küfür etmek hos olmamaktadir. haaa kufuru hak edene kufur edeceksin ama tutupta dunya yuvarlak değildir diyene hassiktir der isen olmaz. bilmem anlatabildim mi?
efendiler ataturk'u peygamber gibi görmekten vazgecin artik...
