muğla'nın bir ilçesi.
hafta sonu bulunduğum, eskinin minik, sevimli, güzel, temiz kasabası. cevat şakir'in mezarında emikleri sızlıyor yıllardır. "yokuş başına geldiğinde bodrum'u göreceksin. sanma ki sen geldiğin gibi gideceksin. senden öncekiler de böyleydiler. alkıllarını hep bodrum'da bırakıp gittiler" diyen şair, bugün kalksa yerinden, yokuş başında tüm heybetiyle denizin ortasında gibi görünen kalenin görünmediğini farkedecek ve geldiği yere geri dönmek isteyecektir eminim.
bilinçsizce imarlaşma ile koskoca bir cennetin içine sıçmışlardır 1980lerin ortalarından beri. ve sıçmaya da devam ediyorlar. tek avunulan şeyi, çok katlı binalara izin verilmeyişidir. bunun dışında dağ taş, deniz kenarı, her yer binadır. buna bir dur denmelidir diyeceğim ama zaten herşey için çok geçtir.