rasim kara

entry25 galeri
    22.
  1. çaykur rize sporu çalıştırması için dönemin başbakanı mesut yılmaz devreye girmiş, ısrar ve ricaların sonunda rasim karayı çaykur rizenin başına getirmiştir. başbakanın özel ricası olduğu için, kontrat lafı etmedi rasim kara. para konusunu daha sonra hallederiz, sizin sözünüz senettir demiştir...

    2. ligde 8. sıradaki rize çöküş yaşamaktayken, işte rasim kara farkı ile o takım 2-3 ay içinde her maç 7-8 gol atan bir makine takıma dönüştü. play off larda her takımı silindir gibi geçti. final maçını aldıktan sonra süper lige yükselen 3. takım oldu rize.

    rize spor yönetiminden hakkını rica ettiğinde ise hiç bir rize yöneticisi ve başkanı kara ile görüşmek istemedi. 8. sıradaki bir takımı alıp böylesi bir şeyi başarmanın mükafatı bu olmuştu. başbakana ulaşmaya çalıştı, görüştürülmedi. rasim karanın gösterdiği bu güven, başbakanlık seviyesinde yerle bir olmuştu...

    tek kuruş vermediler.

    tüm bu olanları bizzat kendisi bir röportajında anlatmıştır. sebebini dahi bilmediği tüm bu olayların ardından tam milli takıma seçildi haberleri gazetelerde yazıldığı sırada bilinmeyen bir güç! yine devreye girer ve rasim karayı devre dışı bırakır. onun yerine apar topar şenol güneşi getirirler. futbol federasyonu rasim karayı ilan etmek üzereyken kim bu müdahaleyi yaptı, türk futbolu adına bunu anlamak mümkün değil...

    97 yılında fatih terime, gs'nin şampiyonluk için gs-ibb maçında arif erdemin büyük performansına ihtiyacı olmadığını söylemesinden sonra terimle araları açılmıştır. aynı günlerde beşiktaşın başına ise metin tokat ve van spor vakaları gelmektedir.

    daha sonraki yıllarda kanada 1. ligine ilk kez giren ottowa wizards takımını çalıştırdı ve ilk yılında açık ara kanada şampiyonu yaptı. 1994-96 yılları arasında ise yaz aylarında brezilya milli takımı tarafından kampa davet edilmiş, takıma bizzat eğitim ve seminerler vermiştir. şu sıralar federasyonda teknik direktör hocalığı yapmaktadır.

    tekrar beşiktaşın başında olması gereken gönül adamıdır. yıkıcı kırıcı değil, hep yapıcı konuşur. 1996-97 yılında 88 gol atıp 26 gol yemişti beşiktaş. her maç gol yemeden 6-7 gol atabilen makine gibi bir takım yaratmıştı. 8 maç hiç gol yemedi takım. 1 sene içinde 7 rekor kırdırdı. 2 kupa kazandırdı. bu rekorları:

    1. beşiktaş tarihinde en yüksek gol sayısı.
    2. türk futbol tarihinde en yüksak averaj.
    3. türk futbol tarihinde bir yabancı kalecinin en uzun süre gol yememe rekoru. (8 maç)
    4. türk futbol tarihinde ilk kez uefa kupasında 3. tur, ilk 16 ya girilmesi.
    5. recep, alpay gibi kart rekortmeni topçularla o sene beşiktaş, türk futbol tarihinin en az kart görme rekorunu kırmıştır.
    6. hiç bir derbinin kaybedilmeyişi. (egale)
    7. ilk kez şampiyonlar ligine girilebilmesi.

    1996-97 sezonundan sonra takım bir daha iflah olmadı. bir tek lucesku geldi. onun dışında her gelen başkan dünya çapında hocalara ve topçulara hiç bir sonuç almaksızın tazminatlarıyla beraber trilyonlarca lira döktü. 96-97 yılında yakalanmış beşiktaş ruhunu trilyonlar verilse yakalanamaz olduğunu anlayamadan gittiler. bu takıma gönül verenler, bu yöneticilerin yüzünden başarıya yıllarca hasret bırakıldı.
    3 ...