arka kapağında "kimdir başkaldıran insan? hayır diyen biri." şeklinde tanıtılmış da olsa, hatta kitabın ilk cümlesi bu da olsa, kazığın yalnızca ucunun sivri olduğunun kanıtı olan kitap. 360 sayfalık bir kitap normalde taş çatlasa 3 günümü alırdı, 14 günde bitirebildim kitabı. üstelik tatildeyim. çok yoğun ve anlaşılması zor yazılmış. arkadaş ortamında orada burada kültürünüzle, bilgi birikiminizle falan öne çıkıyorsanız veya kendinizi bu konularda yeterli buluyorsanız bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. ilk 20 sayfada özgüveninizin %80'ini yitireceksiniz, tabii eğer sanat felsefesi ve başkaldırı tarihi hakkında derin bir birikiminiz yoksa. böyle bir birikiminiz olsa bile cümleler arasındaki geçişleri çok rahat yapabileceğinizi sanmıyorum. çünkü camus'nün denemelerinde iki cümle arasındaki çok rahat kuramıyorsunuz maalesef. bu sisfos söyleni'de de böyleydi, bu kitapta da öyle. bunun yanında epey bir şey öğrenmiş olarak çıkacaksınız kitaptan. mesela birçok kelimenin öztürkçe karşılığını. tahsin yücel sağolsun öztürkçe'ye çevirmiş kitabı türkçe yerine. bunun yanında edebi manada da birikiminiz genişleyecek. birsürü kişinin nasıl fikirler ortaya attığını vs... öğreneceksiniz. ama büyük sabır gerek, allah adamı olmak gerek kitabı tam manasıyla kavrayabilmek için. saygılar camus.
