Uzun bir yorum yazdım film için ama özet geç piç diyenler için kısaca film: kasmadan-zorlamadan romantik-komedi (e biraz da dram var tabi) nasıl yapılır gösteren filmdir.
Uzun yoruma geçersek; önce oyunculardan başlamak istiyorum zira "performans budur" dedirtiyorlar insana...
Robert De Niro falan baba isimler, evet. Adam her sahnesinde de yılların birikimini konuşturmuş zira filmdeki karakteri itibariyle biraz geride kalması gerekiyormuş ve öyle de oynamış. Bu büyük başarıdır bence, bu kadar egosuz oynayan kaç kişi var ki Hollywood'da?
Diğer yandan Bradley Cooper mesela... Film bittikten sonra bi' kızdım adama, neden mi? Madem böyle bir yeteneğin var yani gerçek oyunculuk-gerçekten hissettiğini karşındakine-izleyiciye geçirebilme yeteneğin var neden yalap-şap karakterlerde kendini harcadın bunca zaman? ha? Bi düşünün şimdiye kadarki filmlerini... Elle tutulur kaçtane rolü var? Bu filmle gerçekten kariyerini kurtardı, umarım böyle devam eder.
Diğer yanda da Jennifer Lawrence var tabi. Ama onun daha önceki performanslarından işi bildiğini biliyorsunuz zaten, kız daha kariyerinin başında ama gerçekten "ben burdayım" diyor. Takipçisiyiz, evet.
Karakterler oyunculara cuk oturmuş resmen. Bu cümleyi kuracağımı sanmazdım ama Pat karakteri için Bradley Cooper biçilmiş kaftanmış meğersem. Dibe vuruş anları karşılıklı dialoglardaki yer yer şaşkınlığı yer yer kızgınlığı yani değişken ruh hali... çok iyiydi.. Jennifer Lawrence ise haliyle tavrıyla kişiliği ve davranışlarıyla karakteri Tiffany'nin acılarını izleyiciye öyle güzel aktarıyor ki empati kurmaktan kendinizi alamıyorsunuz. Kız oynamamış yaşamış resmen.
Film boyunca Pat karakteri daha bi ön plandaydı olaylara genellikle onun bakış açısından onun evinden baktık ama garip bi şekilde ben Tiffany'i daha çok düşündüm film bittikten sonra... Belki de filmde ne kadar kırılmış, incinmiş ve vicdan azabıyla dolu olsa da hayata dönmek için ilk adımı o attığı için benim nazarımda Tiffany bir adım önce oldu, olacak...
Pat'in obsesif davranışlarıyla Tiffany'nin depresif ama gerçekçi yanıtlarıyla tenis maçı gibiydi film birazda... Hep bir sonraki hamleyi bekliyorsunuz, karakterler öyle ilginç ki filmin hiç bir sahnesi boş değil ve hemen her sahnesinde bir karakterin sivriliğiyle "bu da nerden çıktı" demekten alıkoyamadım kendimi. Ama diğer yandan da düşünüyor insan, hangimizin sivrilikleri yok ki hayatta? takıntıları? delilikleri? takıntılarımızı, sivriliklerimizi hatta deliliklerimizi Pat gibi ya da Tiffany gibi herkesin içinde yapmıyoruz diye onlardan daha mı "normal"iz peki?
Yani film izleyiciyi Pat ya da Tiffany paydasında topluyor ve derinlerden şu soruyu soruyor: "normal nedir?"
Film düşündürdüğü gibi garip bir şekilde de güldürüyor, olmadık yerlerde olmadık şeyler yapan karakterlerin trajıkomik halleri eğlenceli olduğu gibi hüzünlü de tabi...
Film hep mi güzeldi, elbetteki hayır. Biraz ağır aksak bir ilerleyişi vardı ve finalde klişeye gömüldüklerini düşünüyorum. Yani böyle güzel bir filmin finali kesinlikle bu olmamalıydı. Farklı bitsin demiyorum yanlış anlaşılmasın daha orjinal bir yöntem bulunabilirdi bence bu sonuç için.
Velhasıl film güzel bir film, Oscar adaylıklarının genelini hak ettiğini düşünüyorum ama çok şişirilmesi taraftarı da değilim. Filmin güzelliği sadeliği ve normal değilmiş gibi duran normalliği aslında, beklentinizi çok da yükseltmeyin yani ama gönül rahatlığıyla izleyebilirsiniz bence 7.8/10