bir kulaklığa 2500 amerikan doları vermek

entry20 galeri
    11.
  1. başka enrtylerde de belirtildiği gibi profesyonel stüdyolarda müzik albümü veya film müziği kaydederken ve o kayıtları dinlerken falan gerekli olabilecek bir alete verildiği düşünüldüğünde hiç de mantıksız gelmeyen eylemdir.

    fakat...

    yukarıda da belirttiğim gibi profesyonel kullanıcı değilsen ve müzikten anladığın linkin park ise afedersin ama bir kulaklığa iki bin beş yüz dolar vermek denyoluğun daniskasıdır. ayrıca ''senin paran olsa sen de vermez misin lan ya..raaam?'' mantığı da afedersiniz ama saçmalıktan öteye gitmemektedir. siz kim oluyorsunuz da benim yerime karar verme cüretinde bulunuyorsunuz ki?

    ''ben biliyorum lan sen olsan on bin dolar bile verirdin.'' ne demektir yahu? sen tamamen benim s..kimin keyfine göre davranacağım bir durumda benim s...kimin keyfine nasıl yön verirsin? medyum musun sen? memiş misin?

    ''hayır ulan vermezdim'' diyorum ben. aksini iddia edebilir misin?
    ''elli milyonluk creative marka kulaklığımla mutlu ve mesut bir şekide yaşarken insan kulağının duyamayacağı frekanstaki sesleri daha iyi veren bir kulaklığa o kadar domalacak kadar moron değilim'' desem ya da?

    ben bana hiçbir fayda sağlamayacak birşeye binlerce dolar sayarken açlıktan ağzı kokanları yazımın içine hiç katmıyorum bile bak!

    ayrıca görüyorum ki yine elmalarla armutlar toplanmış, çarpılmış, bölünmüş.

    ''karun kadar zengin olsan murat mı alırdın maserati mi? tabi ki maserati alırdın lan! ben bilmez miyim senin gibileri.''

    tabi ki maserati alırdım çünkü daha güvenli, daha hızlı, daha rahat falan filan. yani kısaca ''çünkü hayatımı kolaylaştırıyor'' derdim sana.

    bazı ekonomistler, sosyologlar, psikologlar falan şöyle derler;

    ''daha çok para kazandığınız için daha çok domates almazsınız ama daha çok para kazandığınız için daha çok özelliği olan bir cep telefonu daha alırsınız.''

    teknolojinin çekiciliğidir bu. bilgisayarda yaptığın iş sadece word dökümanları hazırlamaktır ama gider dört gigabayt ram bellek alırsın. veya ne işe yaradığını bilmediğin halde ''kızılötesi'' iletişim özelliği olan cep telefonu alırsın. hatta hayatında gittiğin tek köy mecidiyeköy olduğu halde gider en büyüğünden bir suv* alırsın. hayatında çektiğin tek fotograf msn'e koymak için kendi kendine çektiğin fotograf olduğu halde gider porfesyonel bir nikon'a binlerce dolar bayılırsın. ve son olarak konumuzdaki örneği verirsek gider hiç duyamayacağın sesleri cillop gibi veren bir kulaklık alırsın. böyle gider bu.

    akıl almaz pazarlama teknikleriyle bize teknoloji/prestij diye yutturulan o kadar çok işe yaramaz şey ve bu zarar ziyana rağbet gösteren o kadar kişiliksiz bünye var ki. teknoloji işine giresim geliyor.

    yazıyı bir film repliği ile bitirelim.

    abuzer kadayıf filminde şuna yakın bir konuşma geçmişti;
    abuzer: para nerde ulan?
    adamın biri: tekne aldım o paraylan.
    abuzer: lan tekne senin neyine. yüzme biliin mi? (diyaloğu salladım biraz. ama sanırım mesaj yerine ulaştı)
    dip not: linkin park dinleyenler alınmasın.
    1 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük