kuzey ırak'ta bir kürt devletini kurulduğunu düşünelim. çeşitli provokasyonlar sonucu ülkenin geri kalan kesiminde kalan kürt vatandaşları üzerinde kürdistan a göç etmesi yönünde baskı oluşturulacak (bkz: kürtler kürdistan a/#18453393). 6-7 eylül olaylarının bir benzeri tekrar yaşanacak. yeni kurulan devlete türkiye'den kuzey ırak'tan, suriye'den iran'dan (tıpkı israil örneğinde olduğu gibi) göç başlayacak. kurulan yeni devlet bir yerden sonra göçmenleri kabul etmeyecek. yeni devletin kapısından dönenler türkiye'de ikamet ettirilmeye devam edilecek. ancak daha önce asli unsur olarak görülen bu kişiler artık azınlık olarak görülecek. sonrasında bir şekilde kürdistan a göç ettirilmeye zorlanacak.
yeni kurulan devlet temel ihtiyaçlar, sanayi, altyapı, sermaye, bilgi birikimi ihtiyaçlarının bir kısmını başta israil ve abd olmak üzere yurt dışında destek buldukları ülkelerden sağlayacak. sanayi olmadığıdan petrol haricindeki ekonomik büyüme tarıma ve tarıma dayalı sanayiye bağlı olacak. petrol gelirleri arabistanda olduğu gibi sadece belirli bir zümrenin elinde bulunur ve halk bundan faydalanmazsa tarım reformu yapılamayan ülkede olması gerekenden fazla nüfus istihdam edildiğinden çeşitli olaylar olacak. ayrıca yeni kürt devletinde hangi ülkeden gelen kürtler baskınsa o yönde bir kadrolaşma olacak. örneğin türkiye kürtlerinin ağırlıklı olduğu bir hükümet, türkiye kökenli kürtleri kadrolara yerleştirecek. suriye, iran, ırak kökenli kürtler yine ötekileştirilecek. milli/ kültürel unsurlar (türkiye kürdü, ırak kürdü, iran kürdü, suriye kürdü) ile birlikte dini/mezhepsel unsurlarda çatışma yaşanacak. zira kürtler içinde de sunnisi, alevisi, ateşe tapanı, hristiyanı, israil propogandası ile musevileştirileni mevcut. yeni kurulan kürt devleti sürekli karışıklığın/iç çatışmaların olduğu afrika ülkelerinden farklı olmayacak.
zamanla kürdistan da çatışmalar durulur. nüfusu çok olan ülkede ucuz işgücü bulunduğundan dış yatırım çeker ve işçiler sömürülür. ayrıca eşşekler gibi çalışılarak elde edilen tarım geliri ile "siz küçük ülkesiniz güçlü olmalısınız" propogandası ile silahlanma yarışına girişilir. ülke kaynaklarının büyük kısmı silahlanmaya ayrıldığından sağlık, eğitim, altyapı, sanayi gibi alanlara fon aktarılamaz.
senaryom şimdilik böyle bitiyor. yalnız anlayamadığım bir hususu sizlerle paylaşayım.
yavaş yavaş düşünceler "kurulsa da kürtler gitse, gelirimiz artsa" şekline dönmüş. bazısı türkler ambargo koyar demiş.
arada durum tespiti yapanlar çıkmış ama eksilenmiş.
-------------alıntı-------------
silahlı gücü var*
üniversiteleri var
meclisi ve başkanı var
bayrağı var
belirlenmiş sınırları var
bu sınırlar içinde açılmış elçilikler var*
birçok devlet tarafından ıraktan ayrı olarak muhattabı var.*
e geriye bir tek milli takımı kalmış,20 sene içinde dünya kupası elemelerinde görürseniz şaşırmayın.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ilk kez Irak'ın kuzeyi için Kürdistan ifadesini kullandı.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu 15 Temmuz akşamı Süleymaniye'de bir otelde çıkan yangında 28 kişinin hayatını kaybetmesi, 22 kişinin ise yaralanması nedeniyle Barzani'ye başsağlığı mesajı gönderdi.
Kürt internet sitelerindeki habere göre Davutoğlu, mesajında Barzani'ye, Irak Kürdistanı Bölgesi Başkanı Sayın Başkan Mesud Barzani" diye hitap etti.
günümüzdeki gerçekleri görenler kadar kafasını kuma gömmekte ısrar edip kıçı dışarda açıkta kalanlar da çıkmış.
arkadaşlar halihazırda "sözde" kelimesi ile geçiştirmek istesek "yok, olmaz, olsa da yıkılır" şeklinde inkar etsek de kuzey ırak'ta fiili bir kürt devleti mevcut.
ve yine her ne kadar kabul etmek istemesek de abd ve israil ile birlikte kuzey ırak kürt oluşumunun en büyük destekçisi türkiye (akp hükümeti sayesinde). öyle ki kuzey ırak kürt yönetiminin ırak cumhuriyetinden bağımsız olarak ilk petrol ihraç ettiği ilk ülke biz olduk. ırak cumhuriyetinden bağımsız kuzey ırak kürt yönetimi ile petrol anlaşması yaptık.türk siyasilerin bağdat'a uğramadan kuzey ırak'a gitti. barzani akp kongresinde "türkiye seninle gurur duyuyor" nidaları ile karşılandı. dış işleri bakanımız davutoğlu barzani'ye "Irak Kürdistanı Bölgesi Başkanı Sayın Başkan Mesud Barzani" şeklinde hitap ediyor http://haber.mynet.com/da...istan-dedi-523401-guncel/ . bunlar sembolik de olsa bağımsızlık için atılan adımlara türkiye'nin desteğini göstermektedir. birkaç yıl öncesine kadar kuzey ırak'ın bizim için kırmızı çizgi / savaş sebebi olduğu düşünüldüğünde şaşılacak bir durum ama realite bu. kuzey ırak'ta kürt devleti yok diyenler erbil'e gidip bir baksınlar lütfen. oturdukları yerden sallamasınlar.
önemli olan kuzey ırak'taki kürt devleti ile ilişkilerin ne şekilde olacağıdır. bu ülke ile çatışacak mıyız? ekoenomik/siyasi/tarihsel/kültürel çıkarlar gereği birbirimizi mi kollayacağız?
