mahpusluk tecrübelerini, izlenimlerini yeri geldikce sizlerle paylaşacak olan eski hükümlü.
demirparmaklıklar ardında zaman çok zor geçiyor azizim, öyle filmlerden gördüğünüz gibi değil hiçbir şey. mesela saz çalan adam yok orda herkesde mp3 çalar var amınagoyim. duşada herkes beraber girmiyo herkesin ayrı duşu var gardiyan sırtınızı keselemeye kapıyı tıklamadan kesinlikle girmez, bu konuda çok medeniler. birde her sabah yanağınızdan öperek uyandırmaları yok mu, ay çok şekerler yaa. yataklar çarşaflar felan hiç hiyenik değil. ben idareyle anlaştım evden ferrarili yatağımı götürdüm. haftada bir moral motivasyon olsun diye yapılan lahmacun-viski-seks partilerinden hiç bahsetmiyim de kafanız karışmasın. içerde yaşam zor azizim, allah düşürmesin.
bide şey var yaa.. eeee bana sıklıkla mektup adan biri vardı ismini yazmamış hiç, nasıl bi bayan olduğunu çok merak ediyom onun. mektuplarının kokusuylan morallerim düzelirdi hep. işşallah dışarda da devam eder mektuplarına. *