sigara içmemek için debeleniyorum.saat olmuş bilmem kaç.laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvayda olmak istiyorum seninle,bugün fark ediyorum ki ben istanbul'u senle özlemişim.daha ne çok şey var özlediğim sana dair,gren'e gitmeyi özlemiştim mesela seninle,dün götürdüm seni özel bi nedeni var mı gelmemizin dedin yok dedim.evet vardı,biliyorum güldü mü yüzü cenazeye benzeyen o kızla da gelmiştin büyük ihtimal buraya.aldırış etmedim,önceden olsa takıntı ederdim.şimdi takıcak daha mühim şeylerim vardı kendimce,es geçtim.sadece o eski ve güzel günlerin ruhunu bulmak istedim hepsi bu.yukarı çıktık,her zamanki köşemize baktım ama gren de aynı kalmamıştı.o oturduğumuz bank gitmiş sandalye olmuştu,biz gibi ikiye ayrılmıştı onlarda,bizim gibiler için birlikte oturmaya bile izin vermiyordu banklar,bizim yapabileceğimiz ne vardı ki başka? bi sigara yaktım,düşündüm ne olacaktık biz,çok da uzun olmayan geçmişimiz ikimizin ayrı düşmesine izin vermiyordu,sen de bursa gibiydin sevgilim ne seninle yapabiliyordum ne de senden gidebiliyordum.ama artık bi sonumuz olmalıydı bu devam etmeyen ilişkiyi ya kangren gibi kesmek ve yoluna daha doğrusu önüne bakmak gerekiyordu,ya da evlilikle taçlandırmak.söylerken bile imkansız geliyor şu evlilik sözcüğü.ne diyordum sevgilim,laleli. istanbula gidecekmişsin,iyi hoş,bensiz nereye? bensiz mi gideceksin laleliye yoksa bensiz mi bineceksin dünyaya doğru giden tramvaya.bu bir kaçış mı yoksa terkediş mi beni bu boğucu şehre.Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız sevgilim Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun.Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez,Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor.
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil.