yazarların hikaye denemeleri

entry28 galeri
    15.
  1. bunu istiyorum dedi parmağıyla gösterirken. şu şişman fahişeyi. azeri pezevenk de şaşırdı ama mantıklı da geldi. rusyada o kadar güzel fahişe varken o çat pat türkçe bilen şişman fahişeyi almıştı. şu otele getirirsin oda numarası bu diye bir kağıt sıkıştırdı. iki saat sonra gelin, sakın geç kalmayın. o dram yuvası apartman dairesi genelevden ayrıldı ve yürüyerek oteline döndü. odasına çıktı ve tek bir kelimesini bile anlamadığı bir tartışma programını izlemeye başladı. ne konuşuyor lan bunlar diye aklından geçirmedi. ses gelsin diye açılan televizyon yabancı değildi belki hayatına ama bu dil yabancıydı işte. hiç bir şey düşünmedi, uzandığı yatakta dönmedi bile. ne kadar geçtiğinden emin olmamakla beraber telefonu çaldı. resepsiyonist kendisinden de kötü ingilizcesiyle friend diyordu yani arkadaşınız geldi. ingilizce gönderin dedi ve telefonu kapattı. herkesten her şeyden kaçmak için geldiği burada neden türkçe bilen bir fahişe istediğine mantıklı bir sebep bulmaya çalışıyordu ama bulamıyordu. asansörün sesiyle kendine geldi. fahişe gözlerinin içi de pakete dahil olmak üzere gülümsüyordu ona. neden acaba? içeri buyur etti.

    -bir şey içer misin?
    +çay
    -masanın üstünde ısıtıcı var. kendin yaparsın
    +tamam

    fahişe çay içerken o bir chivas açmıştı. nedendir bilinmez çok gergindi. ama konuşkan ve sevimli fahişe bozuk aksanla gerginliği atmıştı. türkçeyi neden bildiğini, ablasının bir türkle evlendiğini eniştesinin ablasını dövdüğünü. her şeyi anlatıyordu. sadece dinliyordu tartışma programı gibi. fark, anlıyordu bu sefer dili ama tartışma programı ile aynı kaderi paylaşıyordu fahişenin içini döküşü. en ufak bir merak veya önem taşımıyordu. bu aklındaki soruyu pekiştiriyordu. neden türkçe bilen?

    -duşa giriyorum. dedi. sen de gelsene
    +olmaz. ben utanıyor. oluyor kırmızı.
    -tamam. dedi.

    odaya geçtiklerinde ışık kapalı kalsın ısrarı ile bir kez daha sordu.

    -neden utanıyorsun? bence güzelsin
    +olmaz. oluyorum kırmızı. konuşmak istemiyor. başlayalım.
    -enişteni anlatırken konuşmak istiyordun. bir şişman sen misin? anlatsana kadın. dedi.

    fahişe üzüldü. bıdır bıdır eniştesini, ablasını anlatırkenki neşesi bir anda kayboldu. ablasının yaşadığı yeri bilen birisi ile paylaşırken şevki, hevesi bir anda uçmuştu. dudağı büzüldü. gözleri nemlendi. gerizekalı dedi kendine, kendi içinden. lan zaten hayatın sillesini yemiş bu kadın ne salak salak çıkışıyorsun. gözünü bağlasan ne olacak dedi. kendine siniri yüzüne de yansımış olacak ki kız da korktu. alelacele sebebi anlatmak zorundaymış gibi söze girdi.

    -çocuktan sonra veremedi kilolar. kaldı böyle. utanıyor ben. lütfen ışık kapalı.

    kendini izah etme çabası, evde çocuğu olduğu halde fahişelik yapması, bir taraftan da kadınlık hisleriyle kilolarından utanması, son cümledeki lütfen?

    bu kadar dramı yüreği kaldırmadı. daha çıkarmadığı boxer ın üzerine şortunu giydi. üzerine bir t-shirt geçirdi. yatağın olduğu odadan çıktı ve minibarın olduğu yere geçti. bir chivas daha aradı, yoktu. johnnie yürüsün bari deyip minik şişeye uzandı.

    kız arkasından gelmişti.

    -yapmayacak mıyız?
    +hayır.
    -neden?
    -vazgeçtim.

    garip şekilde bu kızın hoşuna gitmemişti. mesleğinde ki geleceksizlikten midir? beğenmedi diye mi düşünmesindir bilemedi. kafası yine allak bullak olmuştu. evinden 3000 km uzaklıkta yine garip örgülü sancılar, yine tarifsiz bir dram onu bulmuştu. kendini kandırmaktan vazgeçti. o çağırmıştı dramı. bütün hayatında olduğu gibi.

    içeride giyinirken sesi yankılandı koridorda.
    +istemiyor sen. iste para geri.
    -gerek yok. dedi.
    +tamam. dedi kız. sesine neşe gelmiş gibiydi.

    kız giyinmiş gelmişti. yüzünde bu sefer garip bir tebessüm vardı. ilgi görmüş, şefkat görmüş bir kadındaki tebessümlerdendi. ayırt edilebiliniyordu.

    kız ilk önce yanına oturdu. sonra yanaştı ve omzuna başını koydu. o ise nazikçe omzunu çekti ve uzaklaştırdı. bu baş onun omzuna çok ağır gelmişti. kız hayal kırıklığına uğrasa da geri çekildi ve direk gözlerinin içine baktı.

    +sen güzel insan
    -taksi çağıralım mı sana?
    +sen güzel baba olur.
    -benden bi bok olmaz.
    0 ...