gerçekten inanılması güç bir mantık ve matematik hatasıdır.
jose real'e geldiğinde dünyanın en kaliteli 3 hocasından biri, hatta ilki olarak gösteriliyordu. dünyada bir barcelona çılgınlığı, hegemonyası vardı. real jose'nin kapısını çaldı ve ''bu hegemonyayı ancak sen yıkabilirsin'' dedi.
o da real'in müthiş teklifini ve tekliften de öte, açılan bir çığırı kapatmak üzere görevi devraldı.
buraya kadar mantık hatası yok. fakat asıl mantık hatasının da bundan sonra başlaması manidar tabi.
jose ilk geldiğinde şöyle bir baktı ve karar vermenin ne denli zor olduğunu gördü. barça ortalığın tabiri caizse amına koyuyordu. onları yenmek onlarla başa çıkmak için ne yapılabilir diye düşündü.
barça'nın en büyük artısı neydi? dünyanın en iyi top yapan, yani pas yapan takımı olmasıydı. onları kim yenebilirdi?
onlardan daha iyi pas yapan bir takım.
ama bu onların taktiğiydi...
yani jose, real'i en az barça kadar pas yapan bir takım haline getirebilirdi. ama bu onları kopyalamak, onların taktiğiyle oynamak olmaz mıydı. gururlu ve hırslı jose bunu kabullenemedi ve mantık hatasını yaptı.
real madrid ve jose mourinho asla kopya çekmez, başkaları bizden kopya çeksin dedi ve şu an oynattığı hızlı futbol sistemini yarattı.
bu mantık hatasıydı. sebeplerine geleceğim.
başarılı oldu mu? evet aslında oldu. ama barça kalesini düşürebildi mi? hayır..
barça'yı asla yenemedi, onunla aynı kefeye bile koyulamadı.. hegemonyayı yıkamadı.
aslında onların oynadığı gibi bol pas yapan ve oyunun tek hakimi olan sistem üzerinde dursa ve orta sahaya xavi, iniesta tarzı yumuşak ayaklı (brezilya'lı olabilir mesela) futbolcularla donatıp oyun içinde topu rakibe vermeyen, yani açıkçası barça'nın oynadığı sistemle oynasa ve kafaya takıp bu işin onlardan daha iyi yaparız dese, o taktiğe şu zehir zeka ile bazı incelikler de ekleyip şu an dünyanın en iyi takımı konumuna yerleşmesi içten bile değildi.
ama yapmadı.. real'in ve kendisinin yüksek egosu buna izin vermedi.
yaptığı mantık hatasının yanında yaptığı bir de matematik hatası vardı ki bu beğenmediği ya da orjinal bulmadığı sistemde topla oynama oranları rakibi neredeyse yüzde 30 a yüzde 70 gibi bir oranla boğuyordu.
yani barça ile top oynayan bir takım maçın 30 dakikasında top oynayabilirken barça neredeyse kalan 60 dakika top oynuyordu. bu da toplamda tüm rakiplerinin oynadığı maç sayısının iki katıydı ve 30 dakikada bir gol bile yese atmak için 60 dakikaya sahip olması demekti. yani barça ile oynayan bir takım, iki maçlı eleminasyon sisteminde, iki maç sonunda toplamda sadece ve sadece 60 dakika top oynarken ( yani iki maçta 90 dakika bile değil ) barça'da bu rakam 120 dakikaya çıkıyordu. (60 dakikaya karşı tam 120 dakika )
dolayısıyla matematik olarak barça'yı yenmek bu istatistikle mümkün değil. istisnalar mümkün ama matematik ortalamaya bakar. onları yenmek için ancak onlardan daha fazla topa sahip olmak gerekiyor. bunun dışında neredeyse mümkün değil.
ve jose bunu kendisine yediremedi ve mantık hatası yaptı.
hayır mantık hatasını anlarım da matematik hatasını beklemezdim böyle bir dehadan. ego ile matematiğin tartılmasını da ego kazanmamalıydı. adamlar senin iki katın top oynuyorlar. dahisin ama imkansızı ancak akıl çözer bunu unutma!
