günün fıkrası

entry119 galeri ses6
    17.
  1. Bir zamanlar ingiliz hükümeti çocuğu olmayan ailelerin bu sorununu
    çozmek için "Cici Baba" servisi kurmuş.Cici Baba evliliklerinin ilk
    beş yılında çocuk sahibi olamayanlara yardım eden bir devlet memuru.
    Smith ailesi de boyle bir servis için başvuruda bulunur , heyecanla
    "CiciBaba" yi beklerken kapı calınır, ancak gelen kişi cici baba adayı değil,kapı kapı dolaşan bir bebek fotoğrafcısıdır. Konuşma şöyle gelişir:
    Ms Smith: Günaydın
    SATICI : Günaydın efendim ben şey için gelmiştim
    Ms Smith: Açıklamanıza gerek yok kocam herşeyi anlattı. Buyrun
    içeri girin
    SATICI : Öylemi? Bebek işinde üstüme yoktur, özellikle ikizlerde.
    Ms Smith: Kocamda öyle söyledi buyrun oturun.
    SATICI : O zaman kocanız belki de size . .. . . . . . . . . . . . .
    . . .
    Ms Smith: Aa evet, ikimizde en iyi sonucun böyle alınacağını
    düşünüyoruz.
    SATICI : Öyleyse hemen başlayalım.
    Ms Smith: (KIZARARAK) şey nerede başlamalı?
    SATICI : Her şeyi bana bırakın. Ben genellikle iki kez banyo
    küvetinde,
    bir kez kanapede ve belki bir kaç kez yatakta denerim. Bazen oturma
    odasının halısınde iyi oluyor
    Ms Smith: Banyo ! ! Oturma odasının halısı! ! ! Neden bizim
    beceremediğimiz anlaşılıyor.
    SATICI : Şey hanımefendi , hiç kimse ilk seferinde iyi bir sonuç
    garanti edemez ama altı yedi kere denersek bir tanesi mutlaka şahane
    olacaktır.
    Ms Smith: Afedersiniz ama biraz fazla olmuyor musunuz?
    SATICI : Kesinlikle değil benim işimde insanlar aceleci
    olmamalıdır.
    Ms Smith: Başarılı oluyor musunuz bari?
    SATICI : (Çantasını açarak bebek fotoğrafları gösterir)Şu bebeklere
    bakın bunlar benim işlerim. Bakın bu dört saat sürdü.
    Ms Smith: Evet çok güzel bir bebek
    SATICI : Fakat gerçekten güç bir iş. Görmek istiyorsanız şuna
    bakın, ister
    inanın ister inanmayın bu Londra'nın ortasında , otobüsün üzerinde
    oldu.
    Ms Smith: TANRIM ! ! ! ! ! ! !
    SATICI : Bunlar da şehrin en şirin ikizleri.Anneleri ile çalışmanın
    ne zor olduğunu bilseniz ikizlerin şirinliğine daha cok şaşırırsınız.
    Ms Smith: Öyle mi ?
    SATICI : Sormayın. Şununda işi doğru yapabilmek için onu Hyde
    Park'a göturdüm. Herkes çevremizi sardı. Peş peşe dört beş tam boy ve iş bitti.
    Ms Smith: Dört beş tam boy ! ! ! ! !
    SATICI : Evet üstelik üç saatten fazla sürdü. Sonunda bir kaç kişi
    kalabalığı tuttu . Karanlık olmadan önce yeniden denemeliydik ancak
    serçeler aletimin uzerine konup gagalamaya başladılar bu yüzden işi
    bırakmak zorunda kaldık.
    Ms Smith: Yani gerçekten serçeler şeyinizi aaa-aletinizi ısırdıler
    mı?
    SATICI : Evet böyle şeyler oluyor tabi. Ben tekniğimi geliştirmek
    için tam üç yıl harcadım. Mesela şu bebek. Bu neticeye ancak büyük bir mağazanın ön vitrininde ulaşabilirsiniz.
    Ms Smith: Bu kadar da olmaz!
    SATICI : Hanfendi hazırsak ayaği alıp geleyim.
    Ms Smith: Ayak mı ? ? ? ? ! ! ! ! !
    SATICI : Aa evet , ağır olduğu için sürekli elde taşımak zor oluyor
    bunun için ayak kullanıyorum.
    - Hanımefendi . . . . . Hanımefendi . . . . .
    Hayallah neden bayıldı şimdi bu. . .
    0 ...