birinci gün:
uyandığım yeri bilemedim bugün ,kaç tane evim var kaç kez solumdan kalktım, son 3 haftadır farkında değilim esasında son 3 haftam yok dün ve bugünmüş gibi yaşıyorum. zaman kavramım muallakta hafif not:karamsar bir insan değilim.
ikinci gün:
ailem benim yerime planlar yapmış bile hiç birini duymuyorum ,sorun olmasın diye başımla belli belirsiz bir refleks yapıyorum cevaben .ev yemekleri bile pek etkilemiyor ,cezbetmiyor bu işte bir tuhaflık olmalı.çivileme atlamaya ant içtiğim karadeniz kokusu geliyor pencereye ,hava kapalı kasvetli,ama içimde bir kıpırtı ,rüzgar şahane esiyor ...
kalkıp tavan arasında eskileri buluyorum mezuniyetlerim ,eski aile albümleri ,kolu kırık barbi bebeklerim ,nedense hep kolu kırık kalmış bebeklerim acaba sürekli kolumu çatlatmamla bir bağlantısı var mıdır diye düşünyorum uzun uzun ...sonra tüm ruhu saran kahve kokusu ,dedemin kitaplığından kalmış sarı saman sayfalar özenle düzenliyorum ,atatürkün kuva-i milliye notları yazıyor birinde ,özenle topluyorum .ah dede keşke tanışsaydık ...
sonra yunus sürüsü geçiyor hemde bu mevsimde içim daha da canlanıyor ...
yılların odasına akşam kızıllığı bile vuruyor gün bitmeden ,sonra 4. sınıfta ilk girdiğim deneme sınavının gecesi geliyor aklıma ,korkudan yastığa sıkı sıkı bastırdığımı hatırlıyorum başımı ...
ilk aşık oluşum ,dünyalar adına o sabah midemde tırtıllarla uyanmış kalkmak istememiş ve okula gitmemiştim ...
babamdan yediğim ilk tokat sonra annemle atışmalarımız hepsi zincirleme efektiyle geliyor ,sonra bu pencerede deliler gibi oluşlarımı hatırlıyorum ,onun öldüğünü duyuşum sonraları ...o da geçiyor hepsi birinin başından geçen hikaye gibi ama benim değil ...
seninle ilk bu pencerede tanışacağımı nerden bilirdim nasıl bilebilirdim .
kurduğum ergenlik hayalleri ;ilk şebnem ferah albümü almıştım bu pencereden denize bakaraktı dinleyişim.ilk şiirlerimde bu pencereden açıldı hatırlıyorum ...
hayal kırıklıklarım ,bu pencerede doktor olamadım ...bu pencerede ankaraya gittim ,bu pencerede doğru bildiklerimi savundum ,bu pencerede eskişehri tanıdım istanbulu sakladım ,istanbul sadece şehir olsaydın keşke bende o zaman daha kolay olurdu herşey,kaç kez hoşbulduk deyip kaç kez vedalaştım bu odaya ,saysam deyip sadece deyip geçtim...
üçüncü gün:
ben huzurluyum,tek bildiğim huzurluyum ve düşünmem gerek ,iş görüşmesine gitmekten vazgeçtim!
annem çay koymuş ,yalnızlığıma çokça fazla,bebeğim olsun hayalleri kurmuyorum 3 haftadır ,evlenmekte istemiyorum bu aralar ,
bir tanıdığın çocuğuna ders veriyorum sevabına ,bu aralar sevaplara ihtiyacımda yok halbuki ,içimde tırtıllar tek bildiğim ...ben 23 yaşındayım!