atatürk ün hatalarının millete ödettiği bedeller

entry88 galeri video1
    24.
  1. laiklik dinsizlik değildir.

    şeriat dediğin 3-5 tane sahtekar din bezirganının kendi çıkarları uğruna uydurduğu kurallardır zira kuran bir kurallar kitabı bir ceza kitabı değildir orada insana neyi yapıp neyi yapmaması gerektiği söylenir gerisi insana kalmış yani kuranda yaradan benim verdiğim canı benden başkası alamaz der ama adam öldürene eğer tahammüden olursa şu kadar ceza verin nefsi müdafa olursa bu kadar ceza verin dememiştir.ayrıca insanoğlu yapmaması öğütlenen konularla ilgili de hiçbir zorlamaya tabi tutulamaz zira islamda zorlama yoktur ve kimse bir başkasının günahınıda çekmeyecektir yani her koyun kendi bacağından.o yüzden şeriat dediğin insanın uydurduğu kurallardır.dinle alakası yoktur.cahiliyedir şeriat.

    devlet tabiki kurallar koyar ve tabiki koyduğu kurallar toplumun şartları gözetilerek oluşturulur ama hiçbir din, inanç referans gösterilerek kural oluşturulamaz çünkü bir toplumda farklı inanç grupları olur aynı din aynı mezhepten insanlar bile farklı farklı inanca sahip olabilirler o yüzden yapılması gereken asgari müşterekte birleşerek toplumun ihtiyacını karşılayacak kuralları oluşturmaktır.

    gelelim şu arap alfabesine;

    süzme şakirt;

    o dönem memleketin %7'si ancak okur yazardı.arap alfabesi varken de cahildi millet.arap alfabesini öğrenmek 3 yıl alıyor.oysa latin alfabesi kolay 3 ayda okuma yazma öğrenmek mümkün.toplumun çoğunluğu okur yazar değildi.eğitim seferberliği başlatılmıştı ve bunun başarıya ulaşması için kolay bir anahtar lazımdı latin alfabesi kolay bir anahtardı.o yüzden bu arap yalakalığını bırakmak lazım.arabın alfabeside bizim değil latininki de. kalkıpta orhun yazıtlarını kullanacak halimiz de olmadığına göre en kolayını alıp kullanmak kadar doğal ne olabilir.bu sayede hızla okuma yazma oranı artmıştır.

    diğer yazdıklarında hiçbir somut ifade olmadığı için daha fazla verilecek bir cevapta yok bu şakirte.mesela kuran-ı söküp almaktan bahsetmiş neyi kastediyor bu süzme anlaşılmıyor.ancak şu söylenebilir cumhuriyetten önce kuran'ın türkçe meali yoktu.en komiğide cuma hutbelerinde vaiz arapça konuşur tüm cemaat bön bön bakardı anlamadan.

    cumhuriyetle birlikte islam türkçeleşmiştir.kuran'ın türkçe çevirisi yapılmıştır türkçe ibadetin önü açılmıştır cuma hutbelerinde artık vaizler milletin anladığı dilde islamla ilgili bilgiler paylaşmaya başlamışlardır amaç islamın doğru öğrenilmesiydi bunun ne kadar önemli birşey olduğu bugün daha da iyi anlaşılıyor.

    netice itibariyle din ile siyaseti ayıramadığımız için bugün din bezirganları din iman diyerek oy topluyor amerikan kucağında memleketi soyup soğana çeviriyor, bölmeye parçalamaya çalışıyor, her türlü faşizmi, gericiliği iktidarını koruyabilmek için fütursuzca uyguluyor.

    türkiye 1938'den sonra adım adım kemalist çizgiden uzaklaşmıştır ve bugün geldiği nokta emperyalizmin kuklası bir görüntüdür.nam-ı diğer stratejik uşaktır.işte kemalizm tam bağımsız olalım üretelim kalkınalım, demokratik laik sosyal bir hukuk devleti olalım, aydınlanalım, fikri hür vicdanı ve irfanı hür bir toplum olalım, milli kültürümüzü çağdaş uygarlıklar seviyesinin en tepesine çıkaralım ki bir daha kimsenin uşağı olmayalım diye ortaya çıkmıştır kemalizmden kopulduğu için bugün uşağız, amerikan kuklası din bezirganları tarafından yönetiliyoruz.o yüzden mustafa kemal ve devrimlerinin değeri önemi bugün daha da açık biçimde anlaşılıyor.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük