uludağ sözlük gece yarısı hikayeleri

entry29 galeri video1
    6.
  1. oturup iki kadeh içsek şöyle karşılıklı. Senin bilmediklerinden, benim ima ettiklerimden bahsetsek biraz.

    Zor dediğimiz şeylere bile alışıyormuş ya insan; evden gittim gideli özlemedim lan hiç buraları. Yatağımı, salondaki kanepeyi, bahçedeki köpeğimin mezarını.. Dostlarımı bile özlemedim desem yeridir. Yeni bir hayat kurdum kendime. içinde bir tek ben varım. Bide kırık dökük hatıralar. Hatırlar mısın; zorla çağırdın da beni karşılıklı şarap içmiştik sahilde bir cafe de. Soğuktu hava ama dışarıda oturmalıydık illa ki.
    Yaptıklarımızdan, yapacaklarımızdan bahsettik birbirimizden ayrıyken. Ben iki duble rakı içip balık tutmaya gidecektim, sen yine hayallerinin peşinde Ankara'yı keşfedecektin. Çok kızacaktı eş-dost. Neden gidiyorsunuz dediklerinde sen küfredecektin hani. Kızacaktım ben, Küfür etmek yakışmaz sana. Sen yine basacaktın kalayı çakır keyif gülüşünle.

    Ben gidiyorum arada iki duble içip balık tutmaya. Hava açık olduğunda görüyorum ya ait olduğun toprakları. Dalıp gidiyor kafam uzaklara. Yaşlanıyorum galiba. Eskiden olsa "siktir edelim" dediklerimizi düşünüyorum. Bilmem neden sarhoş oluyorum sanki her seferinde. Tanju Okan gibi "Koy koy koy" diyorum sanki ölecek mişim gibi. Görsen şimdiki halimi biliyorum aptal deyip basacaksın tokatı. En çok o acıyı özledim galiba.

    Bak şimdi evimdeyim. Geçici de olsa o hatıraları canlandırmaya geldim. Çok kalmayacağım 1-2 güne yine çevirecek ruhumun dört bir tarafını deniz. Biraz rakı içip Tanju abiyi dinliyorum. Sensizliğe alıştırıyorum artık kendimi. Sokaktaki köpekleri besliyorum orada. Bir de kedi geldi bir gün kapıma. Yaşlıcaydı, biraz da hırpalanmış. Eve aldım. Pek sevdirmiyor kendini, canı sıkılınca gidip gelmediği geceler oluyor. Nedense bana çok tanıdık birini hatırlatıyor. Yeni iş arkadaşlarım davet ediyor her gece içelim bu gece diye. Alkol almıyorum ben dedim. Eve dönünce dayanamayıp yine dibini görene kadar içip kanepede uyuyakalıyorum. Sevmezdin bu huyumu ama artık bende kendimce özgürlüğümü yaşamaya çalışıyorum. Diyordun ya "ait olma kimseye, hiçbir yere. Canını yakar insanın aitlik"

    Tek aitliğim üçlü kanepe ve boş kalmış şişelere. Onlarda canımı yakamıyor sızıp kalınca...

    Yine anlatamadım bak diyeceklerimi. Rakı ele geçirdi yine beni.
    Kurtuldum artık sensizlikten. Ne eski dostlar, ne hatıralar?
    Biraz rakı ve o eski taş plaklar...
    0 ...