sanırım mutsuzluklarımızın kaynaklarından biri bu. hayattan, insanlardan çok şey beklemek.
hep bir şeyler bekleyip duruyoruz.
daha iyi bir çevre, daha iyi bir iş, daha iyi bir ilişki, kısacası daha güzel bir yaşam.
olanla yetinmiyoruz.
beklentilerimiz ne kadar yüksekse,onlar gerçekleşmediğinde hayalkırıklıklarımız bir o kadar yüksek oluyor.
sürekli armudun sapı, üzümün çöpü diyoruz.
hayatı akışına bırakamıyor, her şeyden sürekli dem vurup duruyor, hep daha fazlasını istiyor, açgözlülük yapıyoruz.
bolca hayal kurup, hayattan çok şey bekleyip, gerçek hayatta daha azıyla karşılaşınca da hayata küsüyoruz.