baba kahvehanede oyun oynarken yanında gazoz içmek

entry50 galeri
    1.
  1. en güzel, en ho$ anımdır, hiç unutmadığım $eydir bu.

    babam öğretmendi. yaz tatilinde memleketimize dönerdik ailecek. karde$imle ben de mutlaka karnelerimizi alırdık yanımıza. 5'ler takdirler, aferinler falan..

    bi kaç gün sonra babam arkada$larını da görmek için kahvehaneye takılmaya ba$lardı. ben de yanında giderdim nedense. babamla dörtlenmi$ gurup delicesine oyunlar oynardı. okey, batak, tavla falan. okey'le tavlayı biliyordum gerçi o zamanlardan ama oynadıkları bir $eyin de batak olduğunu büyüyünce öğrenecektim.

    onlar oyunlarını oynarken ben de çevreyi inceler, konuşulanları dinler, çaycıya seslenen ilk ki$iden de değişen çaycının ismini öğrenirdim ki az sonra yanına gidip bir $ey istemek zorunda kaldığımda ona ismiyle hitap edebileyim. kar$ımdakine "abi" demektense "süleyman abi" demeyi daha ho$ bulurdum. bazen de oynadıkları oyunu çözmeye çalışırdım babamların. ama anlamazdık pek. babam öğretmen olduğu için genelde yazma i$ini ona verirlerdi. ben de onun yanında oturduğum için kağıt kalemle oynardım bazen de. ve sonunda çaycıya seslenilirdi bizim masadan da.

    ***

    -buyrun abi

    +bize 4 çay. murat oğlum sen ne istiyosun?

    ""boyum küçü olsa da bir değerim vardı""

    -+gazoz içcem ben

    -hemen abi!

    ***

    çaycının elinde ismini hala bilmediğim o yuvarlak, metal ve otrada birleşip tutma yeri olan üç bacaklı tepsi ile masamıza doğru geli$ini ilk ben farkederdim. çaycı abi çayları verdikden sonra benim gazozumu da önüme koyardı. ama bardak falan yok, direk $i$eden içeceksin. zaten bardak arayan mı var?

    bundan sonrası dediğim gibi benim çocukluğumun en güzel anlarıydı belki de. bir de bu gazoz sade gazoz ha! öyle portakallı falan değil. meyveli soda zaten yok o zamanlar. sade gazoz! üstüne tanımam.

    ***

    artık yaz tatilinde köye gitmek istemiyor ne annem ne babam. koskoca adamlar bir kaç dönüm tarlayı payla$amıyorlar çünkü. ben gidiyorum gerçi amcamlara. ama artık baba kahvehanede oyun oynarken yaninda gazoz icmek diye bir $ey yok benim hayatımda. tenefüslerde meyve suyu-tost, cafelerde nescafe, evde süt, kahvaltıda çay falan içtiğim şeyler. ara sıra da olsa hatırlıyorum ama sade gazozu, cafelerde istiyorum. ama onlar yanında bardak getiriyorlar, hiç ho$lanmıyorum. istemiyorum ben bardak falan. zaten bardaksız içsem de babam yanımda bana aldırmadan oyun oynamadıkça o gazoz zevk vermiyor. cafedeki elemanlara kimse ismiyle de hitap etmiyor.

    ***

    -bakar mısınız?

    ""hep sahte saygılar, sahte gülümsemeler""

    +buyrun efendim!

    ""iki dakikada efendi oluyorsunuz artık. önceden ömrünüzü vermeniz gerekirdi belki de""

    -iki nescafe alabilir miyiz? biri sütlü.

    ""sade gazozu ne isteyen var ne içen artık""

    +tabi efendim

    ***

    bizim çaycımız bütün kahvehanedekilerin isimlerini bilir ve asla ismini yine unuttuğum o üstüne ne istediyseniz çizgi halinde yazılan küçük kağıtlardan kullanmazdı. güven vardı bi kere.

    ***

    ""yıkılan öderdi hesabı""

    -sülüman ne bizim borç?

    + ne vardı abi sizin?

    ""güven vardı""

    -yedi çay, iki sade gazoz

    ""ben vardım sade gazoz içen""

    +iki beşyüz abi..

    ***

    -baba $imdi ne yapcaz?

    ""merak vardı bende""

    +eve gidelim oğlum, yemeği hazırlamı$tır annen.

    ""annemin yemekleri vardı, sıcacık""

    -yaa, yemek istemiyom ben, kavede bi tost yeseydim ke$ke.

    ""dürüm+ayran 1750'ciler yoktu. kahvede sucuklu tost vardı, süleyman abinin kirli elleriyle yaptığı""

    ***

    ya $imdi???
    261 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük