başlığın içeriğini bırakalım, kendisini gördüğünde dahi ortaya çıkan çelişki kafasına çekiç gibi -ki bu çekici tutan hayatın kendisidir- vurduğu için, konuyu başka bir mecraya sürükleyen hastalıklı insan türü.
tosunum, sana "niye ingilizce şarkı dinliyon? niye balzac okuyon? niye fellini filmleri seyrediyon? niye renault'a biniyon?" denmiyor burada. ki "herşey türk'e göre, türk için, türk tarafından!" olarak özetlenen yaşam idealinizle bu soruların cevapları başlı başına çelişiyor ama konu, ingilizce veya türkçe dışındaki herhangi bir dilde isim seçmeniz. isim ulan bu. kendini tanıtırken sorulan ilk şey yani.
belli bir ırkın, bir kültürün, bir "töre"nin, bir atanın mirasını temsil ettiğinizi iddia ediyorsunuz. ama başka başka ulusların dillerindeki isimlerle kendinizi özdeşleştiriyorsunuz. kürşad sizi bu halinizle görse çin sarayını basmaktan vazgeçer çince kursuna yazılırdı.
ek: bu arada fellini ve balzac örneği nerden geldiyse aklıma hemen. çok zayıf bir ihtimal ama dursun dursun.
