Ortada bir namussuzluk yok esasında; bir namus da yok. Toplumların salt ekmekle yaşayamayacakları açıktır. Ayinleri, töreleri, kültürleri, tanrıları vardır. Bunlar eğer toplumu sosyal, kültürel veya ekonomik açıdan refaha kavuşturamıyorsa, toplumlarıyla beraber er ya da geç yok olur. Ancak ''namus'' kavramının derideki bir delikte konuşlandırılmış olması, bizim toplumumuza ilginç bir şekilde refahı getiriyor. Ya bireyler? Töre cinayetleri? Küçük kızlara tecavüzler? Hayat kadınlarına yapılan saldırılar? Hayat kadınlarının parayı nasıl kazandığı bir yana, gerçekten mutlu muyuz?